İmam-hatip ilk mezunlarını 1951-1952 de versin. Aradan 68-69 yıl geçsin...

Sayısız Yüksek İslam enstitüsü, ilahiyat fakültesi ve mezunu olsun, FETÖ ihanet şebekesin kuruluşundan bu yana 50 yıl geçsin. O elli yılda aşağıda belirttiğim tam 28 hükümet gelsin geçsin...

 III. Demirel Hükümeti (06.03.1970-26.03.1971) I. Erim Hükümeti (26.03.1971-11.12.1971)II. Erim Hükümeti (11.12.1971-22.05.1972)Melen Hükümeti (22.05.1972-15.04.1973)Talu Hükümeti (15.04.1973-26.01.1974) I. Ecevit Hükümeti (26.01.1974-17.11.1974)Irmak Hükümeti (17.11.1974-31.03.1975)IV. Demirel Hükümeti (31.03.1975-21.06.1977)II. Ecevit Hükümeti (21.06.1977-21.07.1977) V. Demirel Hükümeti (21.07.1977-05.01.1978)III. Ecevit Hükümeti (05.01.1978-12.11.1979) VI. Demirel Hükümeti (12.11.1979-12.09.1980)Ulusu Hükümeti (20.09.1980-13.12.1983)I. Özal Hükümeti (13.12.1983-21.12.1987)II. Özal Hükümeti (21.12.1987-09.11.1989)Akbulut Hükümeti (09.11.1989-23.06.1991)I. Yılmaz Hükümeti (23.06.1991-20.11.1991)VII. DemirelHükümeti (20.11.1991-25.06.1993)I. Çiller Hükümeti (25.06.1993-05.10.1995)II. Çiller Hükümeti (05.10.1995-30.10.1995)III. Çiller Hükümeti (30.10.1995-6.03.1996)II. Yılmaz Hükümeti (6.03.1996-28.06.1996)Erbakan Hükümeti (28.06.1996-30.06.1997)III. Yılmaz Hükümeti (30.06.1997-11.01.1999) IV. Ecevit Hükümeti (11.01.1999-28.05.1999): V. Ecevit Hükümeti (28.05.1999 - 18.11.2002)Gül Hükümeti (18.11.2002 -...Erdoğan Hükümeti (14.03.2003) - (2020)

Buna rağmen; FETÖ denen alçak örgüt 50 yıldan bu yana, devletin her kademesine ziftlensin. Güçlensin. Dini ve siyasi otorite haline gelsin.Ülkemizi takatsiz bırakan tefrikaların başı olsun. Bütün darbelerin içinde olsun. Devletten her türlü desteği alsın. Politikacılar boy boy fotoğraf versin. Hatta parti teşkilatlarını dizayn edecek güce erişsin. 253 şehit verdiğimiz , 2196 vatandaşımızın yaralandığı 15 Temmuz’da kalkışma cesareti göstersin. Bütün bunları herkes konuşsun, herkes bilsin ama herkes gözünü yumsun.Herkes herkesi mesnetsiz şeylerle şikayet etsin Kör tuttuğunu öpsün ama içinde hiç siyasetçi olmasın.

Bu tecrübeye rağmen; göz göre göre fetö’den boşalan yerleri muhtemel Yavru fetöler doldursun.Girift ilişkilerle dolu 28 hükümetlik evreden suçlu siyasetçi çıkmasın.

Bütün bunlara rağmen ülkemiz de hala A kurumu şu cemaatin, B kurumu bu cemaatin elindeymiş gerçeği yaşasın. Bu ahval hakikaten milletin vicdanında kabul görmüyor. Olayın diğer ve en vahim olan yanı ise;Her taraf İmam Hatip Okulu,Her taraf dini vakıf ve dernek olsun Adım başı cami olsun, Her tarafta dini söylem ve eylem dolu olsunBaşörtü sorunu ortadan kalksın,Diyanet ülkenin en büyük kurumu, tek fetva makamı ve en büyük din öğreticisi olsun.Resmî din organlarının hutbeleri, vaazleri , sohbetleri, yayınları fetvaları olsun. Ama haram, adaletsizlik, yalan, dolan, desise, tecavüz, gasp, cinayet, çalma, çarpmanın her çeşiti, toplumun her kesiminde egemen olsun.

Hülasası; Herkes yasak elmadan tattı, tadıyor, tadacaklar sırada ve artık bu normalmiş gibi algılanıyor.Hal böyle olunca da; hiç kimsenin dini söylemleri pirim yapmıyor...Ve bu millet, hala cennet garantisi veren bu tarikatların peşinden koşuyor.

Komedi bütün bunlar demek ve bu trajediyi beceriksizliğimize bağlamak isterdim ama bu beceriksizlik değil bu tablo tam bir intihar tablosu... Ve bu bir vebal...ve bu vebalin su götürür yanı yok...

Ve bu vebalde hepimiz pay sahibiyiz...Akıl alır gibi değil.

GÜNÜN SÖZÜ YAZININ ÖZÜ

Sireti, suretindeydi insanların ama çook eskiden..."