HARUNLAR KÖYÜ ADINI SEYYİD HARUN VELİ’DEN Mİ ALIYOR? (TURGUTOĞULLARI VE SEYDİŞEHİR -6)

 

 

Merhabalar değerli tarih dostları.

Malum olduğunuz üzere, son iki haftadır ülkemizdeki geçmiş seçimler hakkında yazıyorum. Ulaştığım bazı önemli belgeleri sizlerle bir an önce paylaşmak istediğim için bu hafta seçim yazılarına kısa bir mola verdik. Önümüzdeki hafta seçimlerle ilgili yazı dizimize kaldığımız yerden devam edeceğiz.

Bugün ele alacağımız konu, geçmişte Turgutoğulları’nın merkezi Turgut’a bağlıyken, bugün Konya’nın Yunak ilçesine bağlı bir mahalle statüsünde olan “Harunlar” mahallesinin adının kaynağı ile ilgili olacak.  

Dilerseniz konunun anlaşılması için Turgutoğulları ve Seyyid Harun Veli- Seydişehir ilişkisini kısaca hatırlayalım. Bilindiği üzere, Seydişehir 13. Yüzyılda Horasan’dan Seydişehir’e göç eden Seyyid Harun Veli tarafından kurulmuştur. Seyyid Harun Veli’nin Horasan’dan Seydişehir'e olan yolculuğu ve Seydişehir’in kuruluş detaylarını, Seyyid Harun Veli’nin ölümünden 230 yıl sonra ,dokuzuncu kuşaktan torunu tarafından, 1554 yılında yazılan Makalat-ı Seyyid Harun Veli adlı eserden öğreniyoruz.

Esere göre Seyyid Harun Veli Seydişehir’e gelmeden önce 2 yıl Konya’da konaklamıştır. Seyyid Harun Veli, başkent Konya’da ne yaptı, kimlerle görüştü eserde bu konuda bilgi verilmiyor. Başkent Konya’da  devlet ileri gelenleri ve Karamanoğulları ile görüştükten sonra Seydişehir’e geçmiş olma ihtimalini yüksek görenlerdenim. Bu sayede Seyyid Harun Veli, Eşrefoğulları Beyliği sınırları içerisinde rahatlıkla bir kale ve şehir inşa etmiş olabilir. Zirâ Eşrefoğulları, Karamanoğulları’nın müttefikidir.

Eşrefoğulları Beyliği’nin yıkılıp, Seydişehir’ın Hamitoğulları idaresine geçmesiyle Karamanoğulları sürekli bölgeye akınlar yapmaya başlamıştır. Bitmek bilmeyen bu akınlar sebebi ile Hamidoğlu Kemalettin Bey 1380 yılında 80 bin altın karşılığında Seydişehir, Beyşehir, Akşehir ve Yalvaç’ı Sultan 1. Murat’a satmak zorunda kalmıştır.

Fakat bu da çare olmamış, kısa süre sonra Seydişehir, Turgutoğlu Emir Rüstem Bey’in önderliğinde Karamanoğulları’nın hakimiyetine girmiştir. Karamanoğulları’nın 1474 yıkılmasından sonra da Turgutoğulları’nın Seydişehir ve bölgede yerel hakimiyeti devam etmiştir. Çünkü bu beyler hatırı sayılır bir tımar arazisine sahipti ve halk tarafından hürmet görüyorlardı.

İskan politikaları nedeni ile Turgutoğulları’nın yerel hakimiyetini kaybettiği 16. Yüzyılın başlarında Seyyid Harun Veli’nin soyundan 17 kişi Turgutoğulları’nın merkezi Turgut’a göç etmiştir. Malakat-ı Seyyid Harun Veli adlı eser, bu göçten yaklaşık 40 yıl sonra yazıldığı halde, eserde bu göç hakkında bilgi verilmemiştir.

Eserde, Seyyid Harun Veli’nin kardeşi Körpe Seyyid’in Çukurçimen’de vefatı ve defnedilmesi, Seyyid Harun Veli’nin vefatına yakın halifelerini farklı şehirlere göndermesi gibi ayrıntılar tek tek, şehir şehir anlatılırken bizzat Seyyid Harun Veli’nin soyundan 20’ye yakın kişinin Turgut'a göç etmesinden neden hiç bahsedilmemiştir?

Seyyid Harun Veli soyundan geldikleri için Seyyid olan bu kişiler, bugün sebebini bilemediğimiz bir nedenden ötürü, 1500-1520 yılları arasında Turgut’a göç etmişlerdir. Tahrir kayıtlarından 1643 yılına kadar Turgut Kabaklu köyünde yaşadıklarını bildiğimiz bu kişilerin daha sonraki dönemlerde akıbetlerini bilmiyorduk. Turgut’ta yaşamaya devam mı ettiler veya başka yere mi göç ettiler?

Bu merak ile Seydişehir’den göç eden bu seyyidlerin izini sürerken, bugün Yunak’a bağlı Turgut’a yakın bir mesafede “Harunlar” isminde bir köy olduğunu öğrendim. Sorduğum kadarı ile kimse, köye neden bu ismin verildiğini bilmiyor. Maalesef sorunun cevabı, bölge tarihi hakkında geniş araştırmaları olan İbrahim Hakkı Konyalı gibi tarihçilerin eserlerinde de yer almıyor. Ben ise cevabı Başbakanlık Osmanlı Arşivlerinde bulduğumu düşünüyorum.

Miladi 1706- 1708 tarihleri arasında tutulmuş, yaklaşık 360 sayfadan oluşan Mühimme Defteri’ne göre (1) (Divan-ı Hümayunda görüşülen konular ve alınan kararların kaydedildiği defter) Karaman Beylerbeyi’nden “Valide Sultan’ın haslarından, Esbkeşan hassı karyelerinden Turgut Kazası'na tabi, Harunlar Köyü’nden Seyyid Süleyman ahaliye düşmanlık eden fesat ehlinden olduğundan köyünden çıkarılıp başka diyara nefyedilmesi“ istenmiş.

Turgutoğulları, Osmanlı’ya tâbi olduktan sonra her yıl devlete vergi olarak yetiştirdikleri atlardan vermiş bu sebeple Atçeken (Farsça; Esbkeşan) olarak anılmışlardır. Belgenin ilk kısmında bu özellikten bahsedilip, devamında Turgut’a bağlı Harunlar köyünde Seyyid Süleyman isminde bir kişinin köy halkına kötü davrandığı için köyden gönderilmesi istenmiş.

Turgutoğulları’nın içinde Seyyid Harun soyu dışında bilinen başka bir seyyid sülalesi yaşamamaktadır. Dolayısıyla belgede geçen seyyidlerin, Seyyid Harun’un soyundan gelen Seyyidler olduğuna şüphe yoktur. Kısacası 1643 yılında izlerini kaybettiğimiz Seyyidler, hâlâ Turgut’ta üstelik “Harunlar” isimli bir köyde yaşamaktadırlar. Köyden gönderilen Seyyid Süleyman’ın akıbetini ise şimdilik bilemiyoruz.

Miladi 2 Mart 1901 tarihli Dahiliye Nezareti’ne ait diğer belgeye göre ise (2) “Akşehir’e merbut Harunlar, Kıllar ve Eğrikapu karyelerinin mülhak bulundukları Turgutlu karyesinden ayrılarak ayrı ayrı idâre olunmalarına karar verildiği” yazıyor. Yani o tarihe kadar Akşehir - Turgut'a bağlı olan Harunlar, Eğrikapı (Eğrikuyu), Kıllar köyleri 1901’den itibaren ayrı ayrı idare olunarak bugünlere kadar gelmiş. 1953 yılında Yunak'ın ilçe olarak Akşehir’den ayrılmasıyla da Yunak’a bağlamıştır.

Yunak’a 39 km uzaklıkta bulunan Harunlar Mahallesi’nin 2022 yılı sayımına göre nüfusu 329 kişidir

Yeniden görüşmek dileğiyle.

Muhammed Kemal Erdem

m_k_erdem@hotmail.com  \ Youtube : @mkemalerdem

İnstagram \ Fbook : @eski_seydişehir &  @eski_konya

 

Kaynakça;

A(DVNSMHM.d.00115) DH.TMIK.S.00033.00069.001