MEME KANSERİ FARKINDALIK AYI
Dünyada ve ülkemizde kadınlarda en sık görülen ve aynı zamanda en sık ölüme neden olan meme kanseri, meme dokusunda yer alan hücrelerin kontrolsüz çoğalması ile ortaya çıkmaktadır. Ülkemizde bir yıl içerisinde yaklaşık 19.000 kadına meme kanseri teşhisi konulmaktadır. Erkeklerde meme kanseri kadınlara oranla çok daha az sıklıkla görülmekte olup tüm meme kanserlerinin %1’inden azı erkeklerde izlenmektedir.
Geçmişte ancak ileri evrelerde yakalanan meme kanseri, günümüzde Bakanlığımızca yürütülen “Kanser Kontrol Programları” sayesinde erken dönemde tespit edilebilmektedir. Erken evrelerde tespit edilen meme kanserlerinin tedavileri daha başarılı olmakta, kişilerin yaşam kalitesi önemli ölçüde artmakta ve meme kanserine bağlı ölümler engellenebilmektedir. Kanser Kontrol Programları ile kanserden korunma ve kanseri önleme konusunda halkın bilinçlendirilmesi çalışmaları yapılmakta, ayrıca da 3 kanser türünde ‘ücretsiz’ tarama hizmeti verilmektedir.
Meme Kanserinin Belirtileri
Meme kanserinin en sık rastlanan belirtisi; memede ağrısız, zamanla büyüyen bir kitlenin (yumru) ele gelmesi, hissedilmesidir. Ayrıca ele gelen kitle olup olmamasından bağımsız olarak aşağıdaki belirtiler de meme kanserinde görülebilmektedir:
Bir memenin tamamının veya bir kısmının şişmesi (belirgin bir kitle hissedilmese bile), memede şekil değişikliği Memede ya da meme ucunda ağrı Meme derisinde kaşıntı ve yanmayla belirgin yangısal durum (egzema, mayasıl) Meme ucunda çekilme Memede portakal kabuğu görünümü Tek taraflı meme ucunda akıntı (özellikle kanlı akıntı) Meme ya da meme ucu derisinde kızarıklık, kabuklaşma, kalınlaşma Koltuk altında kitle, bazen memede yumru hissedilmeden önce, kanser koltuk altında veya köprücük kemiğinin etrafında şişme veya kitleye neden olabilir.Bu belirtilerden herhangi biri meme kanseri dışındaki durumlardan da kaynaklanabilmekle birlikte sayılan belirtiler görüldüğünde, nedeninin bulunabilmesi için bir genel cerrahi uzmanına muayene olunmalıdır.
Meme kanseri riskli durumlar
Diğer kanser türlerinde olduğu gibi meme kanserine yakalanma riskini artıran bazı değiştirilebilen ve değiştirilemeyen durumlar mevcuttur. Değiştirilemeyen riskli durumlar olarak; kadın olmak, ileri yaş, genetik yatkınlık, ailede meme kanseri olan birinci derece akrabanın bulunması, erken adet görmek, menapoza 55 yaşından sonra girmek, göğüs bölgesine radyasyon almış olmak gibi etkenler sayılabilir.
Meme kanserinde yaşam şekliyle ilişkili, değiştirilebilir riskli durumlar ise aşağıdaki gibidir:
Fazla kilolu ya da şişman (obez) olmak Yeterli fiziksel aktivite yapmamak (hareketsiz bir yaşam sürmek) Hiç doğum yapmamış ya da ilk doğumunu 30 yaşından sonra yapmış olmak Uzun süreli doğum kontrol ilacı kullanmak Menopoz sonrası hormon tedavisi almak Alkol kullanmak: Özellikle günde 1 bardaktan (1 bira, 1 bardak şarap, 1 duble sert alkollü içecek) daha fazla alkol tüketimi riski daha çok arttırmaktadır.Meme kanserinden korunma
Tüm kanserlerde olduğu gibi; sebze ve meyveden zengin, uygun koşullarda hazırlanmış gıdaların tüketimi ile sağlıklı beslenme alışkanlıklarının yerleştirilmesi, fiziksel aktivitenin artırılması, sağlıklı kiloda olma, sigara ve alkol kullanımından uzak durma ile meme kanseri riski azaltılabilmektedir. Aile hekimine danışılarak sağlıklı kiloda olunup olunmadığı öğrenilebilir. Ayrıca, emzirmenin meme kanserinden koruduğuna dair çok sayıda çalışma bulunduğu için tüm annelerin bebeklerini ilk 6 ay yalnızca anne sütü olacak şekilde, sonrasında ek gıda ile birlikte en az 2 yıl süreyle emzirmeleri önerilmektedir.
Meme kanserinden korunmada sağlıklı yaşam alışkanlıkları edinmenin yanında düzenli taramaların yaptırılması çok kıymetlidir.
Bu amaçla 20 yaş üzeri tüm kadınların kendi kendine meme muayenesi, klinik muayene ve 40-69 yaş aralığında tüm kadınlara 2 yılda bir klinik muayene ve mamografi çektirmesi önerilmektedir.
Kendi Kendine Meme Muayenesi (KKMM):
KKMM kadının evinde tek başına rahatlıkla her an uygulayabileceği bir muayene yöntemidir. KKMM’ni etkili bir şekilde kullanabilmek için bu konuda yeterli eğitim almak ve öğrenilenleri sürekli, düzenli ve periyodik aralıklarla uygulamak gerekmektedir. Eğitim almak için merkezlerimize başvurulması yeterlidir.
Kadınlar 20 yaşından sonra her ay kendi kendine meme muayenesi yapmalıdır. Bu muayene sırasında ayna karşısına geçilerek her iki memenin görüntüsünün simetrik olup olmadığına bakılır. Meme başı ve derisinde çökme veya çekilme, deride kızarıklık ve ödem varlığı incelenir. Bu muayene ile özellikle deriye ve meme başına yakın tümörler kadının kendisi tarafından erken evrede fark edilebilir. Kendini düzenli olarak muayene eden bir kadın, yeni gelişen bir kitleyi, meme derisi veya meme başındaki çekintiyi veya renk değişikliğini, asimetrik görünümü ayırt edebilir. Kanser şüphesi uyandıran kitleler diğer meme dokusundan daha sert yapıda (ceviz sertliğinde), sınırları net ayırt edilemeyen, hareketi kısıtlı ve genellikle ağrısızdırlar. Memesinde bir kitle fark eden kadının hemen doktora başvurması gereklidir.
Tarama kapsamında bilgilendirme ve danışmanlık hizmetleri Toplum Sağlığı Merkezleri/İlçe Sağlık Müdürlükleri, Sağlıklı Hayat Merkezleri, Aile Sağlığı Merkezleri, Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezinde (KETEM) verilmekte; KETEM’de ayrıca ücretsiz mamografi çekimleri gerçekleştirilmektedir. KETEM’e ulaşım konusunda uzak merkezlerimizde ise Mobil KETEM (Kanser Tarama Aracı) ilçelerimizde mamografi hizmeti vermektedir. Tarama soncu şüpheli olan kişiler, randevuları alınıp ileri teşhis merkezlerimize yönlendirilmektedir.
Tedavi
Her hastanın tedavisi farklılık göstermekte olup; tedavi kararında hastalığın yeri, evresi, hastanın yaşı ve diğer sağlık sorunlarının var olup olmaması gibi birden fazla faktör etkilidir.