SAĞIR DUYMAYIP YAKIŞTIRIYOR KÖR TUTTUĞUNU ÖPÜYOR

Güncel (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 08.08.2020 - 05:22, Güncelleme: 08.08.2020 - 05:22
 

SAĞIR DUYMAYIP YAKIŞTIRIYOR KÖR TUTTUĞUNU ÖPÜYOR

At izinin it izine karıştığı bu günlerde hangi gerçeği savunursan savun, sen yanlışsın, Bir siyasi partiye bağlılığın da yoksa; sen yanmışsın arkadaş... Peşin hükümlü ve haklı çıkma tutkusunun esirleri ile cebelleşmeye mahkumsun. Kimseyle adam gibi oturup, iki çift laf edemiyor. Seydişehir deyimi ile sen ‘ayaneşkere’ gerçeği yazıyorsun, Onlar; kapalı kapılar ardında gıybet senaryoları üretme peşinde. Herkes kendi doğrusunun savaşçısı, Yazıyorsun yükledikleri manalara inanamıyorsun.. Hele Siyaseti yazmaya gör! Yeni jenerasyona göre geri kafalı, Eskilere göre parti taassubu İle yaftalanırsın. Ne yapacağını şaşırmış, Hangi bayrağa selam verdiği belli olmayansın. Kimseye yaranmak gibi bir derdimiz yok elhamdulillah... ‘Devlet’ desen iktidar yanlısı, ‘Bi dakika noluyor?’ desen iktidar düşmanısın. Def ettiği ahbeseyninin rengine öfkelenen Ne yediyse rengininde ona benzeyeceğini bilmeyenlerin faşist muhalefetine maruzsun. Ak dediğine kara, kara dediğine ak diyecek hazır kıta peşin hükümlülerin saldırısına mahkumsun. Doğru; kimin çıkarınaysa doğrusun, Gelmiyorsa ‘yanlıştasın.’ ‘Osmanlı’ desen cumhuriyet düşmanı, ‘Cumhuriyet’ desen geçmişine düşmansın. Yazarsın, ‘yazma’, derler donkişotlukla, Yazmazsın ‘yazsana’ derler hödüklükle suçlanırsın. İki aksi söz edersin ‘Senin ne haddine, girme bu konulara, işine gücüne bak, sen sus...’ derler. Selamı sabahı keserler. Titri ne olursa olsun seni başkasına ‘şucu, bucu’ diye tanıtırlar... Sana ‘renksiz’ derler kendileri ‘ala bula’ görmezler. Siyasi taassupları insanlıklarından etmiş oturup düşünmezler. Senin dediğin hiç bir zaman doğru olamaz! Düşüncelerinden dolayı seni gammazlar, itibarsızlaştırmaya çalışırlar, Muteberliği sadece titrlerinden, Makamından alırlar onu bilmezler. Onlar; bilgi hazinesi Sen; ahkam kesensin. Sana ne pandemiden, Zaten hasta bir adamsın, Otur evinde çayını iç! Ne siyaseti yaz, Ne koronayı, Hastanede keşmekeşlik varmış sana ne! Kaç entübe, kaç pozitif vaka var sana ne! Ölen ölür, kalan sağlar onlarındır sana ne! Suyu üfleyerek içer ama, Kamunun parasını ızgaraya çevirirler sana ne! Susarsın, yazmazsın, Evinden işine işinden evine gidersin, Yine yaranamazsın... Şairin dediği gibi, Başa taç etsek de mahal virane Her yerde çalıyor devri terane Amade olsak da dosta yarene Ne İsa’ya ne Musa’ya yarandık Hülasası; Birimiz az, birimiz çok... Her şeyin zıddı ile kaim olduğunu akıldan çıkardık topluca... Herkes görünüşü, düşüncesi, inançları, davranışları itibari ile diğerinin kendisine benzemesini istiyor aslında... Hepimiz diğerimize nasihat modunda... Nasihat eden kendi nasihatine uymuyor, Edilen dinlemiyor, Dinleyen ilk yakaladığını nasihatsız göndermiyor.. Bütün varlıkların bir anlık süreyle en sevdiğimiz renkle boyandığını düşünsek; Ne sümbülün manası düşecek, ne lalenin boynu bükülecek aslında... Hepimiz içimizdeki benzeri duyguları satmakta bilge, dilimizden düşen kelamın cahili, bencilliğimizin körü, tavırlarımızın aptalı, kibirimizin budalasıyız bugünlerde... Karşıyı seviyor gibi yapıyoruz ama Kendimizi seviyoruz... Sağır duymayıp yakıştırıyor... Kör tuttuğunu öpüyor... Herkes ne ederse kendine ediyor, Kendi yalnızlığının çukurunu kazıyor aslında... GÜNÜN SÖZÜ YAZININ ÖZÜ Yapan yapar, yapamayan eleştirmen olur.”: George Bernard Shaw  

At izinin it izine karıştığı bu günlerde hangi gerçeği savunursan savun, sen yanlışsın,

Bir siyasi partiye bağlılığın da yoksa; sen yanmışsın arkadaş...

Peşin hükümlü ve haklı çıkma tutkusunun esirleri ile cebelleşmeye mahkumsun.

Kimseyle adam gibi oturup, iki çift laf edemiyor.

Seydişehir deyimi ile sen ‘ayaneşkere’ gerçeği yazıyorsun,

Onlar; kapalı kapılar ardında gıybet senaryoları üretme peşinde.

Herkes kendi doğrusunun savaşçısı,

Yazıyorsun yükledikleri manalara inanamıyorsun..

Hele Siyaseti yazmaya gör!

Yeni jenerasyona göre geri kafalı,

Eskilere göre parti taassubu İle yaftalanırsın.

Ne yapacağını şaşırmış,

Hangi bayrağa selam verdiği belli olmayansın.

Kimseye yaranmak gibi bir derdimiz yok elhamdulillah...

‘Devlet’ desen iktidar yanlısı,

‘Bi dakika noluyor?’ desen iktidar düşmanısın.

Def ettiği ahbeseyninin rengine öfkelenen

Ne yediyse rengininde ona benzeyeceğini bilmeyenlerin faşist muhalefetine maruzsun.

Ak dediğine kara, kara dediğine ak diyecek hazır kıta peşin hükümlülerin saldırısına mahkumsun.

Doğru; kimin çıkarınaysa doğrusun,

Gelmiyorsa ‘yanlıştasın.’

‘Osmanlı’ desen cumhuriyet düşmanı,

‘Cumhuriyet’ desen geçmişine düşmansın.

Yazarsın, ‘yazma’, derler donkişotlukla,

Yazmazsın ‘yazsana’ derler hödüklükle suçlanırsın.

İki aksi söz edersin

‘Senin ne haddine, girme bu konulara, işine gücüne bak, sen sus...’ derler.

Selamı sabahı keserler.

Titri ne olursa olsun seni başkasına ‘şucu, bucu’ diye tanıtırlar...

Sana ‘renksiz’ derler kendileri ‘ala bula’ görmezler.

Siyasi taassupları insanlıklarından etmiş oturup düşünmezler.

Senin dediğin hiç bir zaman doğru olamaz!

Düşüncelerinden dolayı seni gammazlar, itibarsızlaştırmaya çalışırlar,

Muteberliği sadece titrlerinden,

Makamından alırlar onu bilmezler.

Onlar; bilgi hazinesi

Sen; ahkam kesensin.

Sana ne pandemiden,

Zaten hasta bir adamsın,

Otur evinde çayını iç!

Ne siyaseti yaz,

Ne koronayı,

Hastanede keşmekeşlik varmış sana ne!

Kaç entübe, kaç pozitif vaka var sana ne!

Ölen ölür, kalan sağlar onlarındır sana ne!

Suyu üfleyerek içer ama,

Kamunun parasını ızgaraya çevirirler sana ne!

Susarsın, yazmazsın,

Evinden işine işinden evine gidersin,

Yine yaranamazsın...

Şairin dediği gibi,

Başa taç etsek de mahal virane

Her yerde çalıyor devri terane

Amade olsak da dosta yarene

Ne İsa’ya ne Musa’ya yarandık

Hülasası;

Birimiz az, birimiz çok...

Her şeyin zıddı ile kaim olduğunu akıldan çıkardık topluca...

Herkes görünüşü, düşüncesi, inançları, davranışları itibari ile diğerinin kendisine benzemesini istiyor aslında...

Hepimiz diğerimize nasihat modunda... Nasihat eden kendi nasihatine uymuyor,

Edilen dinlemiyor,

Dinleyen ilk yakaladığını nasihatsız göndermiyor..

Bütün varlıkların bir anlık süreyle en sevdiğimiz renkle boyandığını düşünsek;

Ne sümbülün manası düşecek, ne lalenin boynu bükülecek aslında...

Hepimiz içimizdeki benzeri duyguları satmakta bilge, dilimizden düşen kelamın cahili, bencilliğimizin körü, tavırlarımızın aptalı, kibirimizin budalasıyız bugünlerde...

Karşıyı seviyor gibi yapıyoruz ama

Kendimizi seviyoruz...

Sağır duymayıp yakıştırıyor...

Kör tuttuğunu öpüyor...

Herkes ne ederse kendine ediyor,

Kendi yalnızlığının çukurunu kazıyor aslında...

GÜNÜN SÖZÜ YAZININ ÖZÜ

Yapan yapar, yapamayan eleştirmen olur.”: George Bernard Shaw

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve toroslargazetesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.