TÜRKİYE’NİN EN ÖNEMLİ PROBLEMİ SİYASET VE AHLAKSIZ SİYASETÇİDİR

Türkiye 06.11.2024 - 13:56, Güncelleme: 06.11.2024 - 13:56
 

TÜRKİYE’NİN EN ÖNEMLİ PROBLEMİ SİYASET VE AHLAKSIZ SİYASETÇİDİR

Hakkı Balcı Köşe Yazısı

TÜRKİYE’NİN EN ÖNEMLİ PROBLEMİ SİYASET VE AHLAKSIZ SİYASETÇİDİR Çünkü, siyaset artık birbirinden farkı olmayan ‘partiler’ ve ‘particiler’ çöplüğü haline geldi… Ahval alenen ortada… Ülkemizde baş döndüren kargaşaların, her türlü rezaletin, hırsızlığın, namussuzluğun, kargaşanın, kutuplaşmaların temel sebebi bana göre siyaset ve siyasetçilerdir. (tenzih ile) Sistem zaten eğitim-öğretimden ziyade  kendisine oy verecek bağnaz insan tipi yetiştirerek kul-köle sayısını artırıyor… Ve partilerin cümlesi etkin isimlerini delegasyon sistemiyle belirliyor… Siyaset; maalesef tek tip seçmene ve üyeye oy verdirerek hırsızlıklarına, haksızlıklarına, adaletsizliklerine resmiyet kazandıran baskın güçlerin tahakkümüne fırsat verecek şekilde dizayn edilmiş… Dolayısı ile Siyaset; Modifiye isimlerin, gurupların, işgâli altında desek tamı tamına bir doğru olur. Gerçek partili ise; olanlardan bihaber. Algı söylemlerinin nefes aldırmayan esareti altında. Oy verdiği partisini sorgulamaktan uzak. Bir sonraki seçime kadar “otur oturduğun” yerde  komutu verilmiş saat alarmı niteliğinde… İmtiyazlılar ise; hallerinden memnun köleler… Bir sonraki seçime kadar elde ettiği devasa yetkilerle ‘iki seçim arası ne koparabilirsem kârdır.’ mantığıyla siyaset yapanlar tabiri caiz ise; cukkayı kapma peşinde… Hayat pahalılığı, adaletsizlikler, iktisadi sorunlar, ülkemize dair umumi problemler, hakın ezilmişliği umurlarında değil. Bakmayın siz onların meclis kürsüsünden, seçim meydanlarından ahkâm keserek umut dağıtmalarına. Halka verdikleri sadece bir gıdım bal… Kabul edelim ki bu iktidarın ülkemize yeni dünya düzenininde ülkemize itibar kazandıran projeler üretmiştir. Daha bir çok alanda iyileşmelere imza atmıştır… 70 cent’e muhtaç edildiği yıllara şahitiz… sigara, çay, mazot, benzin, bir fitillik gazyağı kuyruklarından geçtik… bugün savunma sanayimizin geldiği noktayı, üretilenleri yok sayan bağnazlarla asla aynı cümleleri kurmam… Sezar’ın hakkı Sezar’a… makalelerimde ve her platformda bir vatandaş olarak iyiyi ve iyileri söylemekten ve yazmaktan asla imtina etmem. Ama son yıllarda zuhur eden ahlaki çöküntünün, toplumsal dejenerasyonun, adaletsizliğin, huzursuzluğun, eşitsiz gelir dağılımının, liyakatsizliğin ve daha bir çok olumsuzluğun  müsebbibinin de iktidar olduğunu söylerim… Ancak 2024 Mart seçimlerinde iktidarın bütün yanlışlarını en açık bir şekilde ifşa edip milletin umut adresi olmayı sandıkta başaran muhalif cenahında bu milletin ızdırabına derman olamayacağını da açık yüreklilikle söylerim… Al birini vur ötekine… Fakat durum ortada… ülkeyi yönetmeye aday bir parti 695 kez terör örgütü üyeleri ile görüşmüş bir adama devleti, iktidarı yererek sahip çıkıyor… Yerelde eline geçen yetki fırsatını bakın nasıl da kullanıyorlar. Bir yandaş sanatçıya, biri 5 milyon diğeri 69 milyon ₺ verebiliyor. Ya merkezi iktidarın muktediri olsa ne yapar bunlar. İktidarın imtiyazlı Özelleştirme ya da benzeri tasarruflarına, Habur, Osman öcalan, terörist başına meclis kürsüsünden konuşma teklifi gibi eleştirilebilecek vesaire çıkışlarına veryansın eden muhalefet; maalesef tehlikeli işler yapıyor. 31 martla esen umut rüzgarları bir bir tükeniyor… Umutlar yıkılıyor… Bugün pedofili, tacizler, tecavüzler, geçim sıkıntıları, hırsızlıklar, namussuzluklar, kargaşa, kutuplaşma, cebelleşme, liyakatsizlik  öfke ve kin Nirvana… Bütün bunların sorumlusu insan ve iktidar… Muhalefet ise cumhuriyeti yıkmaya, toprağımızı bölmeyi hedefleyen  bir teröriste açık destek veriyor. DEM partili belediye başkanın söylemlerinin aynısını söyleyebiliyor… İşte Türkiye’de siyaset. İktidarı ile muhalefeti ile her şey ortada. Kimse bana başkalarının kötülüğünü öne sürerek kendi kötülüğüne meşruiyet kazandırmaya çalışmasın. İktidarları ve muhafeti ile el birliği yapmışcasına memleketin içine ettiniz… Demokrasi fıkrasında olduğu gibi; …halk çaresizlik bir ora bir bura koşarken,gelecek b,k içinde… İnsanın insana, insanın kurumlara olan güveni dip artık… Hülasa; Al birini vur ötekine…
Hakkı Balcı Köşe Yazısı

TÜRKİYE’NİN EN ÖNEMLİ PROBLEMİ SİYASET VE AHLAKSIZ SİYASETÇİDİR

Çünkü, siyaset artık birbirinden farkı olmayan ‘partiler’ ve ‘particiler’ çöplüğü haline geldi…

Ahval alenen ortada…

Ülkemizde baş döndüren kargaşaların, her türlü rezaletin, hırsızlığın, namussuzluğun, kargaşanın, kutuplaşmaların temel sebebi bana göre siyaset ve siyasetçilerdir. (tenzih ile)

Sistem zaten eğitim-öğretimden ziyade  kendisine oy verecek bağnaz insan tipi yetiştirerek kul-köle sayısını artırıyor…

Ve partilerin cümlesi etkin isimlerini delegasyon sistemiyle belirliyor…

Siyaset; maalesef tek tip seçmene ve üyeye oy verdirerek hırsızlıklarına, haksızlıklarına, adaletsizliklerine resmiyet kazandıran baskın güçlerin tahakkümüne fırsat verecek şekilde dizayn edilmiş…

Dolayısı ile Siyaset; Modifiye isimlerin, gurupların, işgâli altında desek tamı tamına bir doğru olur.

Gerçek partili ise; olanlardan bihaber. Algı söylemlerinin nefes aldırmayan esareti altında.

Oy verdiği partisini sorgulamaktan uzak. Bir sonraki seçime kadar “otur oturduğun” yerde  komutu verilmiş saat alarmı niteliğinde…

İmtiyazlılar ise; hallerinden memnun köleler…

Bir sonraki seçime kadar elde ettiği devasa yetkilerle ‘iki seçim arası ne koparabilirsem kârdır.’ mantığıyla siyaset yapanlar tabiri caiz ise; cukkayı kapma peşinde…

Hayat pahalılığı, adaletsizlikler, iktisadi sorunlar, ülkemize dair umumi problemler, hakın ezilmişliği umurlarında değil.

Bakmayın siz onların meclis kürsüsünden, seçim meydanlarından ahkâm keserek umut dağıtmalarına. Halka verdikleri sadece bir gıdım bal…

Kabul edelim ki bu iktidarın ülkemize yeni dünya düzenininde ülkemize itibar kazandıran projeler üretmiştir. Daha bir çok alanda iyileşmelere imza atmıştır… 70 cent’e muhtaç edildiği yıllara şahitiz… sigara, çay, mazot, benzin, bir fitillik gazyağı kuyruklarından geçtik… bugün savunma sanayimizin geldiği noktayı, üretilenleri yok sayan bağnazlarla asla aynı cümleleri kurmam… Sezar’ın hakkı Sezar’a… makalelerimde ve her platformda bir vatandaş olarak iyiyi ve iyileri söylemekten ve yazmaktan asla imtina etmem. Ama son yıllarda zuhur eden ahlaki çöküntünün, toplumsal dejenerasyonun, adaletsizliğin, huzursuzluğun, eşitsiz gelir dağılımının, liyakatsizliğin ve daha bir çok olumsuzluğun  müsebbibinin de iktidar olduğunu söylerim…

Ancak 2024 Mart seçimlerinde iktidarın bütün yanlışlarını en açık bir şekilde ifşa edip milletin umut adresi olmayı sandıkta başaran muhalif cenahında bu milletin ızdırabına derman olamayacağını da açık yüreklilikle söylerim…

Al birini vur ötekine…

Fakat durum ortada… ülkeyi yönetmeye aday bir parti 695 kez terör örgütü üyeleri ile görüşmüş bir adama devleti, iktidarı yererek sahip çıkıyor…

Yerelde eline geçen yetki fırsatını bakın nasıl da kullanıyorlar. Bir yandaş sanatçıya, biri 5 milyon diğeri 69 milyon ₺ verebiliyor. Ya merkezi iktidarın muktediri olsa ne yapar bunlar.

İktidarın imtiyazlı Özelleştirme ya da benzeri tasarruflarına, Habur, Osman öcalan, terörist başına meclis kürsüsünden konuşma teklifi gibi eleştirilebilecek vesaire çıkışlarına veryansın eden muhalefet; maalesef tehlikeli işler yapıyor.

31 martla esen umut rüzgarları bir bir tükeniyor… Umutlar yıkılıyor…

Bugün pedofili, tacizler, tecavüzler, geçim sıkıntıları, hırsızlıklar, namussuzluklar, kargaşa, kutuplaşma, cebelleşme, liyakatsizlik  öfke ve kin Nirvana…

Bütün bunların sorumlusu insan ve iktidar…

Muhalefet ise cumhuriyeti yıkmaya, toprağımızı bölmeyi hedefleyen  bir teröriste açık destek veriyor. DEM partili belediye başkanın söylemlerinin aynısını söyleyebiliyor…

İşte Türkiye’de siyaset. İktidarı ile muhalefeti ile her şey ortada. Kimse bana başkalarının kötülüğünü öne sürerek kendi kötülüğüne meşruiyet kazandırmaya çalışmasın.

İktidarları ve muhafeti ile el birliği yapmışcasına memleketin içine ettiniz…

Demokrasi fıkrasında olduğu gibi; …halk çaresizlik bir ora bir bura koşarken,gelecek b,k içinde…

İnsanın insana,

insanın kurumlara olan güveni dip artık…

Hülasa;

Al birini vur ötekine…

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve toroslargazetesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.