Seçimlerde oluşan iki ittifakın içinde en önemli rolü MHP oynadı… Çok ince bir muhalefet çizgisinden hareketle çoğu konuda kayıtsız şartsız AK Parti tarafında yer aldı… Ve Ak Partiye tepkili seçmenin neredeyse tamamı MHP’ye oy vererek hem tepkisini gösterdi hem de bir duruşun hakkını verdi… Seydişehir ve Konya yansımaları da aynen bu şekilde gerçekleşti… Sonuçlar üzerine sayısal değerlendirmelerden ziyade Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın AK Parti’den yaklaşık 10 puan farklı oy almasının altında yatan tepkiler nelerdir? Erdoğan seçim sonrası yaptığı Balkon konuşmalarında yanında kurmayları ile çıkarken bu seçimde neden yanında sadece Emine Erdoğan ile çıktı? Seçim sonucu değerlendirmesi işte bu ahval içinde gizli… Zaman içerisinde fabrika ayarlarına dönüleceğinin fotoğrafı gibi… Seçim akşamı kendisini solcu olarak sıfatlayan bir dost CHP’yi inandığı değerleri taşımamakla niteleyip AK Partiye oy verdiğini söyledi… Tezat görünen bu duruma ani bir refleksle AK partiye hangi gerekçelerle oy verdiğini sordum… El cevap; “Bu memleketin öncelikle toplumsal barışa ihtiyacı var… AK Parti bu memlekette Militarist vesayetten, sağlıktaki iyileştirmelere kadar solcuların yapacağı çoğu şeyi gerçekleştirdi… Bütün bunlar bu partiyi elbette sütten çıkmış ak kaşık yapmaz ancak olumsuzluklara çare arayacak tek isminde Recep Tayyip Erdoğan olduğuna inanıyorum… 2012 yılından itibaren başlayan bozulmayı en net bu seçimde göreceği ve köklü çözümler getireceği kanaati oluştu bende bu ve benzeri sebeplerle oy vermeye dahi gitmeyen bir kişi olarak Recep Tayyip Erdoğan’a oy verdim… İnşallah pişman olmam…” Diğer bir seçim gerçeği ise; malum fetö davasından nasibini almış vatan ve millet sevgisinden asla tereddüt etmeyeceğim dünya güzeli bir babanın seçim öncesi evlatlarına telkini… Soruyorlar; “Baba ne yapacağız seçimde?” MSP ile başlayan bir siyasi inancın, AK Parti ile devam eden irade sahibinin maruz kaldığı bir haksızlığa rağmen verdiği cevap manidar… “Gidin oğlum inandığınız yere, Recep Tayyip Erdoğan’a verin oyunuzu… Başka kime vereceksiniz?” İşte bu iki Türkiye gerçeği Recep Tayyip Erdoğan’ın üzerine önemli bir görev yüklemektedir… AK Partinin bütüne yakın bölümünde artık bu gerçekleri görebilecek liyakatli, vicdanlı kadroların olmadığına inanıyorum… 2002 ruhu ve 2012’ye  kadar devam ede gelen başarının yerini şımarıklıklar, baskılar, adam kayırmalar, ayrışmalar, ötekileştirmeler, kendinden olmayanı yok saymalar, partiye gönül vermişleri göz ardı edip sadece sayısal değerler üzerinden yapılan hesaplar… FETÖ yargılamalarında ihanet ve ticaret kısmını yurt dışına kaçırıp, ibadet kısmında kalan binlerce kişiyi birkaç gücün ve ihtiraslıların iki dudağından çıkan şikayetleri ile terörist muamelesine maruz bırakıp mağdur eden, ezen, üzen, ailelerin dağılmasına sebep olan politikalar… Düne kadar uğrak yerleri bu örgütün okulları dershaneleri, programları olan siyasetçilerin yaptıklarını bir hata olarak gösterip avama zulmeden politikalar… Ve sıralayabileceğimiz daha birçok zafiyetin tezahürü olduğuna inandığım sayısal kaybın bütün sebepleri araştırılıp ve samimi çözümler üretilmesine Recep Tayyip Erdoğan’ı mecbur kılmaktadır… Yaşadığım bu şehirde 20-25 yaşındaki yüzlerce gencin, işe girebilmek için ilçemizin en büyük özel kurumunun en kibirli adamının egosuna teslim eden siyasi gafın adresleri işe giren az sayıda gencin dışında kalan ve çoğunluğu oluşturan küskün işsizlerin sandıkta nasıl tepki vereceklerini hiç düşünmediler mi bilmiyorum… Hele ki! iş, aş derdindeki bu memleketin çocuğuna ucube sorular sorarak rencide eden, gelecek umudu ile oynayan merhamet yoksunu, seçim öncesi bir saadet partisi, bir AK Parti teşkilatında görünen o zavallı güç sahibinin peşini bırakmayacağım… Kork benden… Hülasası; Recep Tayyip Erdoğan; AK Partiye oy veren solcu ve ibadet amacı ile birkaç sohbetten dolayı terörist damgası yedirilen ve buna rağmen devletine küsmeyip çocuklarına “Kime vereceksiniz başka oyunuzu gidin Recep Tayyip Erdoğan’a verin” diyen zulüm görmüş bir babanın sağduyulu telkinine cevap vermek zorundadır… Milletin beklentileri çok büyük… Çok büyük… Çok büyük… GÜNÜN SÖZÜ YAZININ ÖZÜ Makamlarını siyasi kişiliklerin dudaklarından çıkacak korku cümlelerinin esiri yapanlar unutmasınlar ki; Büyük olan her zaman  Allah’tır…