Anadolu'da yıllardır süre gelen 3 köklü ve büyük kulübün kardeşliği görülmeye değerdir.
Bu kulüpleri şimşekler çatısı altında değerlendirebiliriz. Bu 3 kulübün taraftarları ve tribün dostlukları tek kelime ile muhteşemdir. Kendi şehrinin takımlarından başkasına gönlünü kaptırmamış taraftarlardır.
Konya’da zaman zaman tribünlerinde, Adanademir ve Eskişehir atkılı formalı insanlar görürüz. Bu, ya kendi takımından onları ayırt etmeyen bir Konyalı ya Konya’da okuyan bir Adanalı veya Eskişehirlidir. Bazen organizasyon düzenlenir, kardeş takımlar desteklenmeye gidilir. Bu 3 takımda, tribünlerin vazgeçilmezi, Eskişehirspor taraftarları tarafından bulunmuş ‘’üçlü’’ çektirirken, şimşekler temasıyla dostluklarını her maçta dile getirirler. Eskişehirspor kırmızı şimşekler, Adanademirspor mavi şimşekler, Konyaspor ise şimşekler olarak girerler üçlüye… Peki Adanademirspor ve Konyaspor taraftarlarının dostluğu nereden geliyor?
1983-84 sezonunda Konyaspor taraftarları onlarca otobüsle Mersin’e hareket ederler. Mersin’e gelinceye kadar problem yaşamayan taraftarlar, Mersin’de rakip takım taraftarları ile sürtüşmeye başlarlar. Bıçaklar çekilir. Bazı taraftarlar yaralanır. Emniyet güçleri neyse ki müdahale ederek, olayın daha fazla büyümesini engeller ve maç öncesinde yaşanan olaylar, emniyetin olay bölgesine gelmesi, taraftarların stadyuma alınmasıyla son bulur. Ama asıl olaylar maçtan sonra başayacaktır. Adanademirspor taraftarları ise radyolardan ve tanıdıklarından duyduğu haberlerle, buldukları vasıta ne varsa Mersin’e akın ederler. Maç bitiminde, Adanademirspor ve Konyaspor taraftarları birlik olup, yaşanan arbedenin ardından,Mersin’de mersinlileri kovalamaya başlar. Hiç tasvip edilmeyecek olaylar yaşanır. İş çığırından çıkmıştır. Artık basit sürtüşmelerden çok, taşlı, sopalı, bıçaklı bir kavgaya dönmüştür. Maalesef olaylar sonucunda hayatını kaybedenler ve yaralananlar olmuştur. Emniyet olayları bastırmayı başarır. O günden sonra Konyaspor ve Adanademirsporlular kardeşliklerini sonsuza kadar sürdüreceklerine yemin etmişlerdir…
Tribünde iki kardeş takımın, saha içinde kıran kırana mücadelesine şahit olacağımızı, çok zevkli bir karşılaşma izleyeceğimiz tahminlerimiz arasındaydı. İlk düdük çaldıktan sonra, beklentimizin çok üzerinde bir mücadele ile adeta futbola doyduk. Karşılıklı hamleler, bir birini tamamlayan hareketler, iki takımında takım oyunundan ve sistemden vazgeçmeden oynaması ligimizde her zaman gördüğümüz bir durum değil ve inanın ilk düdük ile son düdük arası göz açıp kapayana kadar çabuk geçti. Bu sezon ilk kez onbirde başlayan Diouf’un gol atması, İlhan Palut’un rakip analizi konusunda ne kadar başarılı bir teknik adam olduğunu gösterdi. 10 Dakika sonra bu gole Akintola ile karşılık verdi. Adana ekibinin başarılı teknik adamı Montella’nın da, Konyaspor analizinde başarılı grafik çizmesini sağladı. Konyaspor Avrupa maçında yediği golün bir benzerini atmışlardı. İlk yarıda Soner’in kart yemesi ve pas hatalarından çıkması, pek varlık gösteremeyen Cekici’nin çıkması doğru kararlardı. Ancak her şey güllük gülistanlık değildi. Konyaspor yaptığı pas araları ve kaptığı toplarda tercihleri doğru kullanabilse farkı artırabilirdi. Yanlış tercihler kalede ciddi pozisyonlara dönüştü. Oğulcan ve Paz’ın girmesi orta sahayı kısmen toparladı. Adana ekibi ev sahibi olmanın avantajı ve kadro kalitesi ile biraz daha baskın görünse de, Konyaspor’da galibiyet getirecek pozisyonları buldu. İki takımada futbol severlere mükemmel bir hafta sonu yaşattıkları için teşekkür etmek gerekiyor. Her ne kadar galibiyete yakın taraf Adana tarafı olsa da, galibiyet golünü hangi takım atsa diğer takıma yazık olacak bir maçtı. Konyaspor’un Adanademirspor deplasmanından 1 puan alması kötü değil, ancak baktığımızda son 3 maçta kaybedilen 7 puan kısmı biraz düşündürücü, artık özellikle evimizde seri galibiyetler gerekiyor. İki teknik heyet ve futbolcular maç boyunca ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştılar. Kardeş takımlar, kardeş payı yaptı ve puanları paylaştılar. Futbolu futbol gibi oynayan ve oynamaya çalışan iki takımada teşekkürler…
Maçı sözü; Zaman kardeşliği eskitmez.