Hakkı BALCI
Köşe Yazarı
Hakkı BALCI
 

BARSAK SİYASETİ

Seçim sath-ı mailine girerken Yalova vali yardımcılığına atanan Seydişehir eski kaymakamı Deniz Pişkin’in hırsızlık iddiasına gösterilen tepkiler, yorumlar, bilgi sahibi olmadan ahkam kesmeler, ortada net ve resmî bir suçlama yokken herkesin nefret ettiğini adres göstermesi gösterdi ki bu seçimler çok zorlu geçecek… Net olarak söylüyorum bu şehirde kim hırsızsa kim hırsızlık yaptıysa kimin elinde yapılan hırsızlığın kat-i delilleri varsa; buyursun gelsin yazmayan namerttir. Aktif siyasete düzgün adamlar girmiyor’ görüşü beyan edilir zaman zaman... Bu mülahaza ‘siyasetin içindekiler topyekün kötüdür’ gibi bir sonucu doğurmaz ancak siyasetin düzgün adamlara ihtiyacı olduğu da aynı İle vakidir... Gerçekleşmesi mümkün olmayan ideal siyasetten söz ediyorum... Çünkü; siyaset yolu İle bilgi ve birikimlerini milleti ve ülkesine aktarmak isteyen nice değerlerin çeşitli manipülasyonlarla o çemberin dışında tutulduğuna şahit olmayanımız yoktur... Bunun yerel anlamda en bariz örneği; o dönemki hakim eşrafın şehrimize belediye başkan adayı olması için Mahmut Esat Seydişehiri’yi davet etmesine rağmen karşısına başka bir eşraf tarafından çıkartılan ‘gısrağın Hüseyin’ lakaplı vasıfsız bir adayın tercih edilmesi olayıdır... Mahmut esat efendi bu rencide edici hal sonrası ilçemizi terketmiş ve giderken de şu sözleri sarfetmiştir. “Belediyesi var narhı yok, motoru var çarkı yok, üç beş dedikoducu var birbirinden farkı yok” Allah aşkına Seydişehir’in dünden bugüne farkı var mı? Bu olay Mahmut Esat gibi bir değerimizi kaybetmemize sebep olmuştur. Partilerin içine çöreklenmiş güçlü ve ayrıcalıklı gurupların oligarşik yönetimi maalesef siyasete enerji harcamadan girenlerin değer bulduğu, siyaset anlayışını hakim kılmış ve siyasi yozlaşmayı da beraberinde getirmiştir. Bu yöntem; sonuç olarak emir kulu pragmatik karakterleri siyasette hep güçlü kılmıştır... Bu yüzdendir ki, Sokaklar yükünü tamamlamış artık varlığı ve yokluğu bir değer ifade etmeyen güya siyasetçilerle doludur... Sosyal paylaşım sitelerindeki eyyamcılarında pervasızlığı işin içine girince ortalık barsak pazarına döndü… Dolayısı İle, ilkeli insanların partilerdeki oligarşik yapı karşısında sağır ve dilsiz kalması nasıl mümkünse; siyaset vitrininde kalıcı olmaları da o kadar mümkün değildir... Bu gerçek değişmeden parti içi demokrasi ve liyakat müessesine dikkat edilmediği sürece ülke yönetimine aday partilerin bu yapıları İle ülke demokrasisine katkı sağlayacaklarına kesinlikle inanmıyorum… İşte onun içindir ki! Hırsızlığı, arsızlığı, yalanı, iftirası girift olmuş seçim öncesi siyasetin adı bende BARSAK SİYASETİDİR…
Ekleme Tarihi: 04 Eylül 2023 - Pazartesi

BARSAK SİYASETİ

Seçim sath-ı mailine girerken Yalova vali yardımcılığına atanan Seydişehir eski kaymakamı Deniz Pişkin’in hırsızlık iddiasına gösterilen tepkiler, yorumlar, bilgi sahibi olmadan ahkam kesmeler, ortada net ve resmî bir suçlama yokken herkesin nefret ettiğini adres göstermesi gösterdi ki bu seçimler çok zorlu geçecek…
Net olarak söylüyorum bu şehirde kim hırsızsa kim hırsızlık yaptıysa kimin elinde yapılan hırsızlığın kat-i delilleri varsa; buyursun gelsin yazmayan namerttir.
Aktif siyasete düzgün adamlar girmiyor’ görüşü beyan edilir zaman zaman...
Bu mülahaza ‘siyasetin içindekiler topyekün kötüdür’ gibi bir sonucu doğurmaz ancak siyasetin düzgün adamlara ihtiyacı olduğu da aynı İle vakidir...
Gerçekleşmesi mümkün olmayan ideal siyasetten söz ediyorum...
Çünkü; siyaset yolu İle bilgi ve birikimlerini milleti ve ülkesine aktarmak isteyen nice değerlerin çeşitli manipülasyonlarla o çemberin dışında tutulduğuna şahit olmayanımız yoktur...
Bunun yerel anlamda en bariz örneği; o dönemki hakim eşrafın şehrimize belediye başkan adayı olması için Mahmut Esat Seydişehiri’yi davet etmesine rağmen karşısına başka bir eşraf tarafından çıkartılan ‘gısrağın Hüseyin’ lakaplı vasıfsız bir adayın tercih edilmesi olayıdır...
Mahmut esat efendi bu rencide edici hal sonrası ilçemizi terketmiş ve giderken de şu sözleri sarfetmiştir. “Belediyesi var narhı yok, motoru var çarkı yok, üç beş dedikoducu var birbirinden farkı yok”
Allah aşkına Seydişehir’in dünden
bugüne farkı var mı?
Bu olay Mahmut Esat gibi bir değerimizi kaybetmemize sebep olmuştur.
Partilerin içine çöreklenmiş güçlü ve ayrıcalıklı gurupların oligarşik yönetimi maalesef siyasete enerji harcamadan girenlerin değer bulduğu, siyaset anlayışını hakim kılmış ve siyasi yozlaşmayı da beraberinde getirmiştir.
Bu yöntem; sonuç olarak emir kulu pragmatik karakterleri siyasette hep güçlü kılmıştır...
Bu yüzdendir ki, Sokaklar yükünü tamamlamış artık varlığı ve yokluğu bir değer ifade etmeyen güya siyasetçilerle doludur...
Sosyal paylaşım sitelerindeki eyyamcılarında pervasızlığı işin içine girince ortalık barsak pazarına döndü…
Dolayısı İle, ilkeli insanların partilerdeki oligarşik yapı karşısında sağır ve dilsiz kalması nasıl mümkünse; siyaset vitrininde kalıcı olmaları da o kadar mümkün değildir...
Bu gerçek değişmeden parti içi demokrasi ve liyakat müessesine dikkat edilmediği sürece ülke yönetimine aday partilerin bu yapıları İle ülke demokrasisine katkı sağlayacaklarına kesinlikle inanmıyorum…
İşte onun içindir ki!
Hırsızlığı, arsızlığı, yalanı, iftirası girift olmuş seçim öncesi siyasetin adı bende BARSAK SİYASETİDİR…
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve toroslargazetesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.