Bugün çok anlamlı bir güne binaen, çok anlamlı şeyler konuşacağız. Herkesin ihtiyaç duyduğu fakat ne olduğunu bilmediği, dizilerin kötü mesleği, bazıları için bir anlam ifade etmeyen o kutsal meslek; sosyal hizmet. “Aman efendim çocukları ailesinden polisle, feryat figan koparıp yurda yerleştirenler değil mi? Eve gelip şöyle etrafa bir bakıp bu ev çok kötü deyip çocuğu alıp gidiyorlar işte. Sosyal hizmet yani hizmetkar, hizmetçidir herhalde, işçi yani. Sosyal hizmet yani çağrı merkezinde çalışıyorsunuz, ben biliyorum.”                                                                                                                                               Tüm bunlar sadece buraya yazmış olduğum birkaç cümle. Pekala, şehrimize de birkaç ay önce açılmış olan, isminden de bir hizmet vaat ettiğini belirten bu kurum, bu kurumun çalışanları ne yapıyorlar? Kurumumuzun ismi Sosyal Hizmet Merkezi olan ve sosyal hizmet bölümünün lisans mezunlarının “Sosyal Hizmet Uzmanı” unvanına sahip olmalarıyla birlikte psikolog, sosyolog, çocuk gelişim meslek gruplarının da desteği ile çalışan bir Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı devlet kurumudur. Her ne kadar sosyal hizmet uzmanı unvanı verilmiş olsa da aslında siz onlara evrenin koruyucuları, dezavantajlı grupların kurtarıcısı da diyebilirsiniz(!) Burada sosyal hizmetin sözlüğü olmak istemiyorum. Arama motorları tüm bu sözlüğü sizin önünüze zaten seriyor. Fakat bu meslek ne yapabiliri anlatmadan geçmek istemiyorum. Sosyal Hizmet, toplumda dezavantajlı olan bireylerin yani yaşlı, kadın, çocuk, engelli, işsiz, madde bağımlısı, mülteci, göçmen, yoksul gibi kişi ve grupların kamu kaynaklarından yararlanarak toplumun diğer bireyleri kadar avantajlı bir seviyeye gelmesini  amaçlayan bir meslek ve disiplindir. Bu dezavantajlı gruba dahilseniz ne yapmalısınız, dahil değilseniz ne yapmalısınız?                             Eğer yaşlıysanız, kendinizi kötü hissediyorsanız, psikolojik, fiziksel, duygusal, cinsel, ekonomik şiddete uğradığınızı düşünüyorsanız, atlatamadığınız, içinizden atamadığınız problemleriniz size kendinizi güçsüz hissettiriyorsa, üzülüyorsanız, istismara, tacize uğradıysanız, depresyondaysanız, engelliyseniz, evlenmek üzereyseniz fakat bazı şeylerden emin değilseniz, evliyseniz ama evliliğinizde problemler olduğunu düşünüyorsanız, evde ergen bir evladınız ile sorunlar dağ olmuşsa ve daha nice sorunlardan en az birine sahipseniz; Sosyal Hizmet Merkezine gidiyorsunuz sorununuzu anlatıyorsanız, bir randevu oluşturup görüşmelere sosyal hizmet uzmanı eşliğinde başlıyorsunuz bunun için hiçbir ücret ödemiyorsunuz. Peki hiçbir sorununuz yoksa fakat yan komşunuzun çocuğuna vurduğuna şahit olmuşsanız, eşlerden birinin diğerine şiddetine tanık olmuşsanız, mahallenizde Suriyeli bir aile varsa, yeğeninizin okulunda bir istismar duyduysanız, erken yaşta evlendirilen bir çocuk görmüşseniz, Polise ve ALO 183 Sosyal Destek Hattına bu durumu dilerseniz kimliğiniz gizli kalacak şekilde bildirebilirsiniz. Tüm bunların hepsinden uzaksınız fakat koruyucu aile olmak istiyorsunuz yahut evlat edinmek istiyorsunuz yine bunun için de ‘Sosyal Hizmet Merkezine’  gidip gerekli görüşmeleri yapıyorsunuz uygunluğuna ise Sosyal Hizmet Uzmanımız mesleğinin gerektirdiği disiplinler gereği karar veriyor. Sosyal Hizmet nediri bilmesek bile, sosyal hizmet ne değildiri bilmek önemlidir. Sosyal Hizmet Uzmanı dizilerde görüldüğü gibi hemen gidelim çocuğu alalım yurda yerleştirelim diyen bir meslek grubu değildir. Mesleğinin gereklilikleri vardır. Uzun bir süreç vardır. Birçok incelemeler yapılır, çocuğun aile ortamında kalması için tüm durumlar değerlendirilir, her türlü desteklemeye gidilir. Son çare kurum bakımına almaktır. Sosyal Hizmet kötü değildir, sizi sıkıntıya sokmak için değil refaha kavuşturmak için çalışır. Her türlü problemleriniz için profesyonel bir meslekten destek almak mühimdir. Sağlıklı birey, sağlıklı toplum demektir. Televizyon karşısına oturup neler neler yaşamış diyerek üzüldüğümüz, ağladığımız hayatlar aslında kendimizden bir şeyler gördüğümüz hayatlar, çevremizde gördüğümüz yaşamlar. Biz gördüklerimize, izlediklerimize değil tüm bu izlediklerimiz arasında gördüğümüz kendimize ağlıyoruz. Dayanışma içinde olup, önce kendimizden başlayıp, ailemizden, komşumuzdan, mahallemizden birilerini bu anlamda yönlendirirsek bu küçük şehirde ruhen, bedenen, zihnen sağlıklı insanlardan oluşan bir ütopyaya bir küçük adım atmış oluruz. Çünkü sosyal hizmet uzmanları, Mevlana şehrinde ‘gel’ diyor, ‘ne olursan ol yine gel’. Bu konuyu bugün yazmamın sebeplerinden biri şehrimizde açılan bu kurumu ve meslek grubunu tanımanız ve faydalanmanız olsa da aslında diğer en önemli sebep bugün bu meslek grubuna sahip kişilerin günü olmasındandır. Bizleri asla yadırgamayanların, ayıplamayanların, damgalamayanların, suçlamayanların günü olmasıdır. “Ben, biz olursak benim” diyenlerin günüdür. Tam da bu sebeplerden kendini mesleğine adamış, görevini layıkıyla yerine getiren, bizim yürüdüğümüz yollar çamurludur, ayakkabısını seven gelmesin diyen Sosyal Hizmet Uzmanlarının, “Dünya Sosyal Hizmet Günü”dür. Ayakkabıda ki çamur lekesi geçer fakat tüm canlılara yapılan kan dondurucu şiddet ve vahşetin lekesi silinmez. Mesleğinizin kıymetinin bilindiği, insan onurunun değerlendiği nice günlerimiz daim olsun. Çok kıymetli Sosyal Hizmet Uzmanları, gününüz kutlu, atamalarınız bol olsun.