Ercan ARSLAN
Köşe Yazarı
Ercan ARSLAN
 

Bağdat Gazisi Seydişehirli Mustafa Bey’in Vasiyeti

Osmanlı Devletinin Birinci Cihan Harbinde savaştığı on bir cepheden birisi olan Irak Cephesi, Kut’ül Amare Zaferine rağmen, Osmanlı açısından başarı ile neticelenememişti. Bunda çeşitli amillerin yanı sıra Orgenaral Muzaffer Tuğsavul’un ifadelerine göre “Nuh nebi devrinden kalma, balyemez tabir edilen eski teknoloji toplarımızın” etkisi büyüktü. Bu yazımda sizlerle kişisel arşivimizde bulunan Seferberlik yıllarında (1914-1918) Bağdat Harbi’ne katılmış Seydişehirli Gazi Mustafa’nın oğlu Ali’ye olan vasiyetnamesini paylaşmak istiyorum: “Gazi Mustafa Bey İbni Emir Osman Bey İbni Emir Ahmet Bey İbni Emir Osman Bey’in Tercümei Hallerinden Bahisle Evladına Olan Vasiyetnamesidir: Oğlum Ali bizim sülalemiz ulema ve fuhela? ve hukemanın hamisi hususi tariki ilmi aliye süluk eden taallukatlarını tahtı himayelerine alarak tariki tahsillerini teshil eden ve ulum ve fünun miftahül kur’an ül faruk beynel hak vel batılın terakkisine hizmeti Müslimeleri olan ve dini mübini Muhammediye’nin intişarı yolunda düşman karşısında cansiperane mukavemet ederek efnayı can ve hayat eden zevatı kirama mensuptur. Bizim abad ve ecdadımız babalarının vasiyyeti veçhile saliki ilim olan ve egaribinin tariki tahsillerini teshil ederek ve mevkii düşman arasında izharı şecaat ederek hayatlarını dini Muhammedi ve vatan ve ulema ve fuhanın muhafazası uğrunda feda ettiler. Bende-i acizane Bağdad Harbi müthişinde karındaşım emminiz Emir Ahmet Beyin vekaletinde muzafferiyet kazanıp Gazi namını bihakkın ihraz ve dini Muhammediye’yi ihya eden İmamı Azam ve hümam ve efham hazretlerinin ziyaretiyle müşerref ve muvaffak ve himmeti ruhaniyesi istirham ve vasiyetimiz ile amil olan sülalemize hayır dua veladetiniz ol tarihte vuku bulduğundan bil hassa sana çok dua ve dahi ihraz ettiğim ve dünyada en ziyade kıymettar ve mukaddes tuttuğum kılıncı da sana ihda ve bergüzar kıldım. Hal böyle olunca oğlum Ali sen de ulema ve …..tariki ilmi salik olan evlad ve ahfadınıza ve biraderzade ve hemşire zadelerinize ve sair talibi ilim olup muavenete muhtaç olan taallukatınıza muavenet ve hürmeti lazımeyi ifabirle izharı diyanet ve sadakat edüp ecdadımızın ve bizim ruhaniyetimizi tefrih ve tesrir ve mesrur edesin ve hilafından mücabenet etmek vasiyetnamenin ahkamını begayeti? muhafaza ve infaz edesin oğlum vesselam bakiyesi de hasbel icap bildirilir oğlum. Pederiniz Gazi Mustafa” Bağdat Gazisi Mustafa Bey’e ait olan tek sayfalık vasiyetnamenin üzerinde herhangi bir tarih ibaresi yer almamaktadır. Lakin biz bu belgenin harp dönüşü hemen yazıldığını düşünmekteyiz. Belgede oğlu Ali’nin bu harp esnasında Dünyaya geldiğini, Mustafa Bey’in Bağdat’ta İmamı Azam Türbesini ziyaretle oğlu için dua ettiğini görüyoruz. Harp hatırası olan, manevi değeri çok büyük kılıcını oğluna anılmak için bıraktığını anlıyoruz. Mustafa Bey ilim yolunda hayatlarını geçiren bir sülaleye mensubiyetten bahisle oğluna da aynı telkinlerde bulunuyor. Şimdilik bu sülaleyi tam olarak tespit edebilmiş değiliz. Hatta yakın akrabaları içerisinde ilimle meşgul olmak isteyen ancak yardıma muhtaç olan kimselere de gereken neyse yapılmasını tavsiye etmekte. Gördüğümüz üzere vasiyette dünya malına dair bir bölüm, bir bahis yer almamakta. Gazi Mustafa Bey’in, en büyük zenginliğin ilim öğrenmek ve öğretmek olduğunu oğluna hissettirmek istediği aşikar. Tarihimizin derinlerinde böylesine gizli hazinelerin olduğu akıldan çıkarılmamalı. (Serdar Akın, “Birinci Dünya Savaşında Irak Cephesinde Osmanlı devleti ile İngiltere Arasındaki Çarpışmalar 1915” Gazi Akademik Bakış, Cilt 4,Sayı 7,Kış 2010,sayfa 133-152; Ali İhsan Sabis, Harp Hatıralarım, C. 2-3,Güneş Matbaası, Ankara 1951)
Ekleme Tarihi: 15 Temmuz 2022 - Cuma

Bağdat Gazisi Seydişehirli Mustafa Bey’in Vasiyeti

Osmanlı Devletinin Birinci Cihan Harbinde savaştığı on bir cepheden birisi olan Irak Cephesi, Kut’ül Amare Zaferine rağmen, Osmanlı açısından başarı ile neticelenememişti. Bunda çeşitli amillerin yanı sıra Orgenaral Muzaffer Tuğsavul’un ifadelerine göre “Nuh nebi devrinden kalma, balyemez tabir edilen eski teknoloji toplarımızın” etkisi büyüktü. Bu yazımda sizlerle kişisel arşivimizde bulunan Seferberlik yıllarında (1914-1918) Bağdat Harbi’ne katılmış Seydişehirli Gazi Mustafa’nın oğlu Ali’ye olan vasiyetnamesini paylaşmak istiyorum: “Gazi Mustafa Bey İbni Emir Osman Bey İbni Emir Ahmet Bey İbni Emir Osman Bey’in Tercümei Hallerinden Bahisle Evladına Olan Vasiyetnamesidir: Oğlum Ali bizim sülalemiz ulema ve fuhela? ve hukemanın hamisi hususi tariki ilmi aliye süluk eden taallukatlarını tahtı himayelerine alarak tariki tahsillerini teshil eden ve ulum ve fünun miftahül kur’an ül faruk beynel hak vel batılın terakkisine hizmeti Müslimeleri olan ve dini mübini Muhammediye’nin intişarı yolunda düşman karşısında cansiperane mukavemet ederek efnayı can ve hayat eden zevatı kirama mensuptur. Bizim abad ve ecdadımız babalarının vasiyyeti veçhile saliki ilim olan ve egaribinin tariki tahsillerini teshil ederek ve mevkii düşman arasında izharı şecaat ederek hayatlarını dini Muhammedi ve vatan ve ulema ve fuhanın muhafazası uğrunda feda ettiler. Bende-i acizane Bağdad Harbi müthişinde karındaşım emminiz Emir Ahmet Beyin vekaletinde muzafferiyet kazanıp Gazi namını bihakkın ihraz ve dini Muhammediye’yi ihya eden İmamı Azam ve hümam ve efham hazretlerinin ziyaretiyle müşerref ve muvaffak ve himmeti ruhaniyesi istirham ve vasiyetimiz ile amil olan sülalemize hayır dua veladetiniz ol tarihte vuku bulduğundan bil hassa sana çok dua ve dahi ihraz ettiğim ve dünyada en ziyade kıymettar ve mukaddes tuttuğum kılıncı da sana ihda ve bergüzar kıldım. Hal böyle olunca oğlum Ali sen de ulema ve …..tariki ilmi salik olan evlad ve ahfadınıza ve biraderzade ve hemşire zadelerinize ve sair talibi ilim olup muavenete muhtaç olan taallukatınıza muavenet ve hürmeti lazımeyi ifabirle izharı diyanet ve sadakat edüp ecdadımızın ve bizim ruhaniyetimizi tefrih ve tesrir ve mesrur edesin ve hilafından mücabenet etmek vasiyetnamenin ahkamını begayeti? muhafaza ve infaz edesin oğlum vesselam bakiyesi de hasbel icap bildirilir oğlum. Pederiniz Gazi Mustafa” Bağdat Gazisi Mustafa Bey’e ait olan tek sayfalık vasiyetnamenin üzerinde herhangi bir tarih ibaresi yer almamaktadır. Lakin biz bu belgenin harp dönüşü hemen yazıldığını düşünmekteyiz. Belgede oğlu Ali’nin bu harp esnasında Dünyaya geldiğini, Mustafa Bey’in Bağdat’ta İmamı Azam Türbesini ziyaretle oğlu için dua ettiğini görüyoruz. Harp hatırası olan, manevi değeri çok büyük kılıcını oğluna anılmak için bıraktığını anlıyoruz. Mustafa Bey ilim yolunda hayatlarını geçiren bir sülaleye mensubiyetten bahisle oğluna da aynı telkinlerde bulunuyor. Şimdilik bu sülaleyi tam olarak tespit edebilmiş değiliz. Hatta yakın akrabaları içerisinde ilimle meşgul olmak isteyen ancak yardıma muhtaç olan kimselere de gereken neyse yapılmasını tavsiye etmekte. Gördüğümüz üzere vasiyette dünya malına dair bir bölüm, bir bahis yer almamakta. Gazi Mustafa Bey’in, en büyük zenginliğin ilim öğrenmek ve öğretmek olduğunu oğluna hissettirmek istediği aşikar. Tarihimizin derinlerinde böylesine gizli hazinelerin olduğu akıldan çıkarılmamalı. (Serdar Akın, “Birinci Dünya Savaşında Irak Cephesinde Osmanlı devleti ile İngiltere Arasındaki Çarpışmalar 1915” Gazi Akademik Bakış, Cilt 4,Sayı 7,Kış 2010,sayfa 133-152; Ali İhsan Sabis, Harp Hatıralarım, C. 2-3,Güneş Matbaası, Ankara 1951)
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve toroslargazetesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.