Küpenin İncisi dergisi galasında şehir dışından gelen birbirinden değerli akademisyen ve sanatçı arkadaşlarımızla görüşmüş olduk.
Değerli hocam Prof. Dr. Mustafa Şahin’i ilçemizde tanımayan yok. Seydişehir sevdalısı bir bilim adamımız.
Sanatçılar arasında ise Ahmet Öztürklevent sanatıyla, değil Türkiye’yi dünyayı sarsmaya devam eden değerli bir karikatürcümüz. Oda artık Seydişehir’de tanınan bir değerimiz.
Mazeretleri dolayısıyla katılamayan tarihçi Prof. Dr. Emin Şen ve Dr. Şerafettin Yıldız’ında Seydişehir’le ilgili yaptığı çalışmalardan dolayı hakkını ödeyemeyiz. Bu iki şahsiyeti başka bir köşe yazımda ele almayı düşünüyorum.
Benim esas bahsetmek istediğim çok değerli dostlarım Prof. Dr. Ahmet Arslan ve Prof. Dr. Osman Tugay.
Hemşehrimiz Ahmet Hocamı tanıdığımda Türkiye’nin en genç profesörlerinden biriydi.
Konya Selçuk Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölüm Başkanıyken sık sık görüşür olduk ve dergimizin galasına da genelde katılırdı.
Her gelişinde kendisini daha da geliştirmiş bilimsel çalışmalarıyla ülkemize yararlı işlere imza atmış ve kafasında her zaman bir Seydişehir dosyası bulunan sessiz ilerleyen, mütevazi ve Seydişehir’i çok seven değerli bir bilim adamı.
Selçuk Üniversitesindeki Bölüm Başkanlığı, Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekanlığı, Konya Teknik Üniversitesi Enelsis Endüstriyel Elektronik Sistemler Genel Müdürlüğü ve daha sonra kendi gibi akademisyen olan oğlu ile kurduğu fabrikanın başında sanayici bir işadamı olan Arslan Hocam, güneşe karşı pozisyon alan güneş panellerini ilk icat eden kişi.
Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesinde güneşle meyve kurutma ve çiftçilerin bedava enerji kullanma içerikli projeleri olduğunu biliyoruz.
Konya Teknik Üniversitesinde ise yapay zekayla ilgili çalışmaların başında da bulundu.
Şuanda oğluyla beraber yazılımı kendine ait ülkemiz için üretimi çok önemli olan mikroteknik çip üreterek ABD’ye ihracat yapan Konya’nın önde gelen firmalarından birine sahip.
Bölgemizin insanı Prof. Dr. Osman Tugay hocam ise Selçuk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanlığının yanı sıra Meslek Yüksekokullarda müdürlük görevlerini de yapmış ancak esas bilim dalı endemik bitkilerle ilgili çalışmaları ve şuanda da Selçuk Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanlığını yönetiyor.
Seydişehir’de ‘Tülüşah’ ile ili ilgili çalışmalarda bulunup dünyada nadir bulunan bu bitkiyi koruma altına alan ve hala bu bitkiyle ilgili çalışmalarını sürdüren, Seydişehir’den bilim dünyası için yeni bir endemik bitki keşfederek bulduğu bu bitkiye ‘Seydişehir Sığırkuyruğu’ adını vererek ilçemizin adını dünyaya duyuran bir bilim adamı.
Makamında oturmayan, çalışmalarıyla buluşlarıyla, mesleğinin hakkını veren bu örnek iki bilim adamı ülkemize olduğu kadar ilçemize de büyük katkılarda bulundular ve bulunmaya da devam ediyorlar.
Geçtiğimiz hafta bu iki değerli bilim adamının Küpenin İncisi dergisinin buluşmasına katılmaları bizler kadar Seydişehir’i de onure etti.
Bu iki hocamın yanı sıra diğer katılımcılarda meslekleri ve alanları itibariyle bizler ve Seydişehir için önemliydi.
Hepsine davetimize icabet ettikleri için gönülden Teşekkürler…