Ali Saylama Cevabımdır...
Türkiye
12.04.2025 - 17:33, Güncelleme:
12.04.2025 - 17:39
Ali Saylama Cevabımdır...
Nilüfer Özpolat Köşe Yazısı
Seydişehir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve Seydişehir Toroslar Gazetesi sahibi Ali Saylam bey geçen hafta “ Okul Taşımak Bu Kadar Kolay mı ?” başlıklı bir yazı paylaştı.
Ben de nacizane sorusunun cevabını vermek istiyorum;
“Seydişehir de zor olan ne var ki?”
Seydişehir kendi öz suyunun 80 milyon metreküpünü her yıl Çumra ya veriyor. Beyşehir’den de tarımda kullanılmak üzere su istiyor. Bir örnekle açıklayalım;
“İkamet ettiğiniz dairenin suyunu hortumla başka mahallede ki bir daireye veriyorsunuz. Siz ise kapı komşunuzdan kova ile taşıyarak su ihtiyacınızı gidermeye çalışıyorsunuz.” Duyunca fıkra gibi, uygulama da gayet kolay görünüyor.
Türkiyemizin heryerin de ve komşu ilçelerimiz de ulaşımı kolaylaştırmak için tüneller açılıyor. Bu hepimiz için gurur vericidir. Ama gel gör ki; Seydişehir’in yılan hikayesine dönmüş 9 yıldır bitmek bilmeyen Alacabel Tüneli kuru kuru doğum sancısı çekiyor.
Alacabel Tüneli ile güney ve kuzey arasında ki mesafeyi kısaltmak hedeflenmişti. Bitmek bilmedi. Acaba “tünelin yönü doğu batı olarak değiştirilse daha erken biter mi?” Böyle düşününce “Denemeye değer” gibi görünüyor.
Seydişehir de köklü bir tarihi olan, başarısını kanıtlamış okullar birleştirilmek isteniyor. Gerekçe tasarruf tedbirleri … Bu gerçekleşirse, lise düzeyinde, bina yapısı ve mevcutlar göze alınınca, birleştirme ve kapatma yoluyla bir elin parmakları kadar lisemiz kalacak. Ilk duyunca “o kadar da değil” deseniz de uygulamalar başlayınca “ Gayet kolay oldu” diyecekler gibi görünüyor.
Liseleri birleştirip sayıyı azaltma konusunda halkı ikna etmeye çalışanların “Seydişehir de eğitim başarısı nasıl artırılabir” toplantılarının basına düşeceği günler “uzak” görünüyor. Birleştirmelerle iyice kalabalıklaştırılmış sınıflarda başarıyı yükseltmek imkansız, bunu onlar da biliyor.
Devlet hastanemiz de ki doktor yetersizliği herkesce malumdur. İnsan üstü bir gayretle, rekor sayıda hasta gören tüm sağlık çalışanlarını saygıyla selamlıyorum. Selam vermek, dua etmek kolayda; bu güzide insanların da tayin isteyip gitmeleri yakın gibi görünüyor.
Seydişehir halkının çevre ilçelere “Sağlık komleksi projeler ” yapılırken bize “yeterli sayıda doktor bile” gönderilmiyor diye “açıklama” isteyeceği günler “yok” görünüyor.
Bir zamanlar Alüminyum Fabrikamız vesilesi ile şehrimize işçi veya memur olarak gelen her bölgeden insan vardı. Hatta emekli olunca Seydişehir’e yerleşenlerin sayısı hayli fazlaydı. Şimdi bu memleketin öz evlatları bayramdan bayrama ziyarete zor geliyor. Neden böyle olduk diye düşünüyorum. Cevabını duymak “ar” geliyor.
“Seydişehir Mahallesi ” diyorum. Kimisi “yok artık!” derken kimi kalbi fırfırlar içinden “inşallah” çekiyor… Küpe Çukuru Yaylası Akseki’ye verilmiş. Biraz ordan , biraz burdan kırpılsa, yakın mahalleler birleştirilse, caddeler sokak olsa. “Seydişehir Mahallesi?” duyunca imkansız , yapılsa kolay görünüyor.
Amaç “ Üzüm yemek mi? Bağcıyı dövmek mi?” diye iki seçenek arasında bırakıldık. Cevap “Bağa çökmek“ olmasın ? Akla öyle geliyor.
Nilüfer Özpolat Köşe Yazısı
Seydişehir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve Seydişehir Toroslar Gazetesi sahibi Ali Saylam bey geçen hafta “ Okul Taşımak Bu Kadar Kolay mı ?” başlıklı bir yazı paylaştı.
Ben de nacizane sorusunun cevabını vermek istiyorum;
“Seydişehir de zor olan ne var ki?”
Seydişehir kendi öz suyunun 80 milyon metreküpünü her yıl Çumra ya veriyor. Beyşehir’den de tarımda kullanılmak üzere su istiyor. Bir örnekle açıklayalım;
“İkamet ettiğiniz dairenin suyunu hortumla başka mahallede ki bir daireye veriyorsunuz. Siz ise kapı komşunuzdan kova ile taşıyarak su ihtiyacınızı gidermeye çalışıyorsunuz.” Duyunca fıkra gibi, uygulama da gayet kolay görünüyor.
Türkiyemizin heryerin de ve komşu ilçelerimiz de ulaşımı kolaylaştırmak için tüneller açılıyor. Bu hepimiz için gurur vericidir. Ama gel gör ki; Seydişehir’in yılan hikayesine dönmüş 9 yıldır bitmek bilmeyen Alacabel Tüneli kuru kuru doğum sancısı çekiyor.
Alacabel Tüneli ile güney ve kuzey arasında ki mesafeyi kısaltmak hedeflenmişti. Bitmek bilmedi. Acaba “tünelin yönü doğu batı olarak değiştirilse daha erken biter mi?” Böyle düşününce “Denemeye değer” gibi görünüyor.
Seydişehir de köklü bir tarihi olan, başarısını kanıtlamış okullar birleştirilmek isteniyor. Gerekçe tasarruf tedbirleri … Bu gerçekleşirse, lise düzeyinde, bina yapısı ve mevcutlar göze alınınca, birleştirme ve kapatma yoluyla bir elin parmakları kadar lisemiz kalacak. Ilk duyunca “o kadar da değil” deseniz de uygulamalar başlayınca “ Gayet kolay oldu” diyecekler gibi görünüyor.
Liseleri birleştirip sayıyı azaltma konusunda halkı ikna etmeye çalışanların “Seydişehir de eğitim başarısı nasıl artırılabir” toplantılarının basına düşeceği günler “uzak” görünüyor. Birleştirmelerle iyice kalabalıklaştırılmış sınıflarda başarıyı yükseltmek imkansız, bunu onlar da biliyor.
Devlet hastanemiz de ki doktor yetersizliği herkesce malumdur. İnsan üstü bir gayretle, rekor sayıda hasta gören tüm sağlık çalışanlarını saygıyla selamlıyorum. Selam vermek, dua etmek kolayda; bu güzide insanların da tayin isteyip gitmeleri yakın gibi görünüyor.
Seydişehir halkının çevre ilçelere “Sağlık komleksi projeler ” yapılırken bize “yeterli sayıda doktor bile” gönderilmiyor diye “açıklama” isteyeceği günler “yok” görünüyor.
Bir zamanlar Alüminyum Fabrikamız vesilesi ile şehrimize işçi veya memur olarak gelen her bölgeden insan vardı. Hatta emekli olunca Seydişehir’e yerleşenlerin sayısı hayli fazlaydı. Şimdi bu memleketin öz evlatları bayramdan bayrama ziyarete zor geliyor. Neden böyle olduk diye düşünüyorum. Cevabını duymak “ar” geliyor.
“Seydişehir Mahallesi ” diyorum. Kimisi “yok artık!” derken kimi kalbi fırfırlar içinden “inşallah” çekiyor… Küpe Çukuru Yaylası Akseki’ye verilmiş. Biraz ordan , biraz burdan kırpılsa, yakın mahalleler birleştirilse, caddeler sokak olsa. “Seydişehir Mahallesi?” duyunca imkansız , yapılsa kolay görünüyor.
Amaç “ Üzüm yemek mi? Bağcıyı dövmek mi?” diye iki seçenek arasında bırakıldık. Cevap “Bağa çökmek“ olmasın ? Akla öyle geliyor.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) ve diğer ajanslar tarafından eklenen tüm haberler, sitemizin editörlerinin müdahalesi olmadan ajans kanallarından çekilmektedir. Bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi geçen ajanslar olup sitemizin hiç bir editörü sorumlu tutulamaz...
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.