TİYAROCU PASLIDAN KAZ HİKAYESİ (Röportaj)
TİYAROCU PASLIDAN KAZ HİKAYESİ (Röportaj)
Toroslar Gazetesi olarak Bahaddin Paslı ile geçmişe yolculuk yaptık.
Toroslar Gazetesi olarak Bahaddin Paslı ile geçmişe yolculuk yaptık.
Duayen şairlerimizden Bahattin Paslı, şairliğinin yanında gazetecilik yönü de olduğu için bizimde üstadımızdı.
Seneryolarım-1 kitabından sonra yayına verilen Seneryolarım-2 kitabı için kendisini ziyaret ettiğimizde tiyatroculuk yönünün de şairliği kadar başarılı olduğunu bizde farkına varamamışız maalesef.
82 yaşında ustalığının zirvesinde olan Bahaddin Abimizin, tiyatroculuk yönü, ilginç hayat hikayesini ve bize göre çok enteresan olan kaz hikayesini siz değeri okuyucularımıza aktarmak istedik.
İyi de oldu…
Bahattin Paslı’nın Seneryolarım-2 kitabında yer alan ‘Uçurumun kıyısında dans edenler’ piyesi 15 yaşındayken ortaokul hayatının hikayesinden oluşan dram ağırlıklı kendisinin yazıp oynadığı bir eser. O yıllarda büyük ses getirmiş, Beyşehir, Bozkır ve Konya’da sahnelenmiş bu eserde şehrimizin tanınmış simalarından Halil Elmas, Vural Yıldırımoğlu, Ali Evin, Mehmet Yağcı ve Kadri Kavlak gibi isimlerde rol almış.
Bahattin Abimize ‘Bu tiyatro hababam sınıfı gibi mi?’ diye sorduğumuzda, Abimiz ‘Onu aratmaz’ diye cevap verirken duygulandı ve sanki o yıllara giderek dalıp gitti.
O yıllarda sadece bu tiyatroyu mu oynadınız? dediğimizde, hayır diyerek yine yeni kitabında yer verdiği ‘Su Borusu’ tiyatrosundan bahsetti.
Bahattin Paslı, 37 yaşındayken Avcılar Kulübünde yaşadıklarını anlatan komedi ağırlıklı ‘Su Borusu’ piyesinde; ocakçı rolünde Esat Gürgül, garson Mehmet Üney(Arap Mehmet), uçarı Ömer Sehtiyancı ve müşteri İsmet Erdem oynamış.
Bahattin Abi bu eserinden de bahsederken kıs kıs gülerek “ Bu eser Avcılar kulübünde dinlediğimiz pembe yalanlardan oluşan bir komedi tiyatro eseri.” dedi.
Abi bu pembe yalanlardan bir tanesini anlatabilir misin? diye soruduğumda.
“Olmaz mı Alicim, meşhur avcı Hacı Mehmet Güler abi ‘bu piyesi yazarken bana gelseydin bende ne yalanlar vardı’ diyerek anlattığı hikayeyi sizinle paylaşayım” dedi.
Bahattin Abimiz: “Meşhur avcı Hacı Mehmet Güler, Eşeğe binmiş kar diz boyu Kuğulu’ya gitmiş sabah ezanlarıyla. Sohbete oturmuş ateşi yakmış çayını koymuş. Şafağın sökmesini bekliyor. Şafak sökünce bir bakmış ki Kuğulu’nun üzeri kaz dolu ama hareketsiz kazlar. Kuğulu göleti donunca kazlarda orada donmuş.
Nacağı almış, gölete inmiş. Buzu kırmış kazı almış. Böylece eşeğine 40 kaz bir tarafına 40 kaz diğer tarafına dizmiş. Bu şimdilik bana yeter diye dönüşe geçmiş. Dönüşte güneş doğunca sıcağın etkisiyle kazlar uyanmaya başlamış. Başlamışlar kanat çırpmaya. Uyanan kazlar Hacı Gülerin eşeği ve üstünden de kendini havalandırdıktan sonra evlerinin önüne indirmişler” diyerek patlattı kahkahayı.
Lise yıllarında bayan öğretmenine ilanı aşk edince okuldan atılan Bahattin Paslı, 10 yıl matbaacılık ve çıkardığı Küpe Gazetesi, Milli Nizam Partisinin ilk Seydişehir İlçe Başkanlığı, İşçi Bulma Kurumunda memurluk, 1989 yılında Selamet Partisi’nden Belediye Başkanlığı adaylığı gibi renkli bir hayat mücadelesini sürdürürken şairlik, gazetecilik ve tiyatro sanatıyla da iç içe bir yaşam sürmüş.
Şehrimizin önemli değeri şair, gazeteci, tiyatrocu Bahattin Paslı, senin yerin doldurulamaz. Sizler bizim için çok önemlisiniz.
Sizlere sağlıklı uzun ömürler diliyoruz.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.