Üzümlü Esnaf ve Sanatkârlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı ile yaptığımız bir görüşmede; “Biz tüm malzemelerimizi Seydişehir’den alıyoruz. Seydişehir bizim için çok önemli ama Üzümlü-Seydişehir yolu bize yetmiyor” diyerek yolun genişletilmesini istemişti.
“Beyşehir bizim için ne kadar önemliyse Seydişehir’de o kadar önemli” diyen Başkan, Türkiye’nin önde gelen silah imalatçısı olduklarını, Savunma Sanayii için hazırlık yaptıklarını ve imal ettikleri ürünlerin ana malzemesinin alüminyum olduğunu vurgulayarak sözü edilen yolu bundan sonra daha fazla kullanacaklarını söylemişti.
Geçtiğimiz günlerde görmeden duramadığımız güzellikleri yanında dostlukları ve insani yaklaşımları ile bizleri kendine çeken Değirmenlik bölgesine yine yolumuz düştü.
Onlarında sık kullandığı Değirmenlik Muhtarı İsmail Özkan bozuk olan Madenli-Süleymaniye yolunu konuşurken açtı ağzını yumdu gözünü:
“Doktora, çarşıya, pazara oraya geliyoruz. Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek’e dedik ‘Yolu yapacağım’ dedi ama yapmadı. Seydişehir bizim memleketimiz. Ustalarımız, marangozlarımız hep oradan geliyor” diyerek üçü eski belde olan 12 köy adına bizlere sitem etti.
2 hafta önce Üzümlü yolunu manşet olarak “Bu Yol Bize Yetmiyor” başlığıyla, bu sayımızda da Değirmenlik yolunu yine manşet haber olarak “Bölgedeki 12 Mahalle Yolun Onarılmasını Bekliyor” başlığıyla gündeme getirdik.
Bu iki komşu beldenin en üst perdeden ilettikleri yol taleplerini duymazdan, görmezden gelemeyiz.
Başta esnafımız olmak üzere hepimizin ağzında olan “Esnaf kan ağlıyor” meselesini ağlayarak, söyleyerek, konuşarak çözemeyeceğimize göre, Esnafımızın İşini Nasıl Arttıracağız diye çözüm üretmekten başka çarenin olmadığı çok açıkken;
Madenli-Süleymaniye yolunun Seydişehir tarafında kalan bölümünün onarım talebinin kendisine defalarca iletilmesine rağmen kulaklarını kapayan Büyükşehir Belediye Başkanımız Tahir Akyürek’i, Üzümlü-Seydişehir yolunun ise genişletilmesi için hiçbir çaba harcamayan siyasileri, bu iki sorunun üzerine gitmeyen Meslek Odalarını ve her gün feryat eden esnafları anlayamıyorum.
Alüminyum Tesisleri çalışanlarından gelen sıcak para miktarı maalesef özelleştirme öncesi kadar değil... Katma değeri eskiye göre daha az... öyleyse akarı olan bütün ticari argümanların en rantabl şekilde değerlendirilmesi şarttır... Bu anlamdaki her kayıtsızlık ekonomik felaketlere yol açacak...
Ne bekliyoruz? Damlaya damlaya göl olmaz diyorsanız, katma değer sağlayacak çevresel faktörleri önemsiz görüyorsanız ve bu gerçeğin gereksiz olduğunu rasyonel değerlerle ispat ediyorsanız diyecek sözümüz yok... Şayet böyle değil ve bir ihmal söz konusuysa; vebalı çok...
Seydişehir esnafının işinin iyi gitmesi için “Hızır’ın gelmesini mi bekleyeceğiz?”