Değerli Dostum Kızılcaköy Muhtarı Mustafa Yılmaz facebooktan paylaştığı yazısında Beyşehir ve Konya Ovasını kurtaralım mahiyetindeki önerisi bence ütopik bir düşünce…
Ele aldığı konu çok önemli!
Ben bu konuyla ilgili 4 kez köşe yazısı yazmama rağmen kamuoyunun dikkatini çekememiştim.
Mustafa Gardaş, bunu başarmış, paylaşımlardan gördüğüm kadarıyla vatandaşların ilgisini çekmiş.
“Suğla arazisinin susuzluk riski artıyor” ve “Tınaztepe’deki bilimsel çalışmalar susuzluğa çare olacak” başlıklı köşe yazılarımda Suğla arazisinin sulama suyu sorununu çözmek için somut ve olabilirliği fazla düşüncemi tekrar siz okuyucularıma aktarmak istedim.
Köşe yazılarımda da belirttiğim gibi su ile ilgili bu önemli soruna 2010 yıllarında İl Genel Meclisi adayı olduğumda Akdeniz’in suyunu Suğla’ya akıtacağım diye seçim tanıtım beyannamemde yer vermiştim.
Birde SeydiBey ’de Recep Konuk başkanlığında yapılan bir toplantıda bu konuyu dile getirmiştim.
Bu süre içerisinde o yıllarda tasarı projesi olan Göksu ve Gembos projeleri hayata geçirildi.
Göksu Projesi; Başbağlar-Avşar-Bozkır barajlarına döndürülen Akdeniz suyu ve Çumra-Konya Ovasının şuan can simidi olmuş durumda.
Hayata geçen diğer proje Gembos ise; bu bölgedeki Akdeniz’e giden su Beyşehir Gölü’ne döndürülmesiyle gölün bir nebzede olsa nefes almasını sağladı.
Gelelim bizim Suğla’ya…
Yıllardır bas bas bağırdığımız Tınaztepe Bölgesinde bulunan yer altı gölünün Akdeniz’e akan suyun Suğla’ya çevrilmesiyle “Suğla kendi suyuna kavuşacak” düşüncemizi geçen yıl Ankara Üniversitesi Orta Toros Dağları olarakda nitelendirilen bu bölgede Prof. Dr. Mehmet Çelik başkanlığında oluşturulan bir bilim heyetiyle 2014 yılında başlattıkları çalışmaların sonuna geldiler.
Üniversitenin bu heyetinde yer alan araştırma görevlisi Süleyman Selim Çalı’yla telefonda görüşerek “Akdeniz’e akan suyun Suğla ’ya döndürülmesi mümkün mü?” diye sorduğumda, Sayın Çalı: “Tınaztepe bölgesinde (Orta Toros Dağları eteklerinde) günlük su ölçümü yaptık ve bölgedeki yer altı sularının miktar, kalitesi ve sürekliliğini takip ederek bölgenin su haritasını çıkardık.” diyerek bu aşamadan sonra DSİ bu bilgiler ışığında çalışma yaparak suyun Suğla’ya aktarılması mümkündür dedi.
Tınaztepe ile Suğla arasında 10-15 km mesafe var.
Üniversitenin yaptığı bilimsel çalışmalarda ise öğrendiğimize göre burada bulunan suyun bir ayağı Akdeniz’e akarken diğer ayağının Susuz Mahallesi Güvercinlik Mağarası, Gölyüzü Mahallesi Elagöz mevkiine akıyor.
Artık bu bilinen gerçeklerden sonra suyun yeraltı gölünde bulunan yüksek debili suyun Suğla’ya aktarılması hepimizin üzerine düşeceği bir iradeye bağlı.
Mustafa Yılmaz arkadaşımıza bu konuyu dile getirdiği için teşekkür ediyor, bu vesileyle başta Konya Milletvekilleri, Seydişehir İdarecilerimiz, Sivil Toplum Örgütleri ve Suğla arazisini ekip diken bütün çiftçilerimizin dikkatini çekmek isterim.
Umarım bu sefer bu önemli sorunla ilgili kamuoyu oluşur.