İlçe kalkınmamızı sağlayacak tarım gibi önemli üretim alanlarında kolektif çalışmanın çok büyük önemi vardır. Üretici merkezli başta Belediye olmak üzere ziraat odası diğer sivil toplum örgütlerinin, devleti temsilen Kaymakamlığının, ilgili Bakanlık birimlerinin artık bir tarım memleketi olan Seydişehir'in ilerlemesi için herkes üzerine düşen görevi layıkıyla yapması gerekir. Gündemde olan karpuz üreticilerinin durumu bize gösterdi ki sadece üretmekle iş bitmiyor. Karpuz üreticileriyle, dışardan gelen tüccarlarla konuşmalarından bu yıl pazarlamanın ne kadar önemli olduğunu belirttiler. Sayın Belediye Başkanımız Mehmet Tutal'ın Kumluca, sebze ve meyve üreticileriyle yerinde yaptıkları durum değerlendirilmesinde pazarlama ve  kooperatifleşmenin önemi bir kez daha altı çizilmiş oldu. Ürünü tarlada kalan karpuz üreticileriyle ilgili en güzel gelişmede karpuz ihracatının başlamasıydı. Oysa geçtiğimiz yılın Kasım ayında Hükümetin bas bas bağırdığı tarım üreticilerine yönelik "Artık kooperatifleşin. Devlet olarak bizde gerekli desteği vereceğiz" çağrısına, büyük bir kısmı İlçe Tarım marifetiyle devlet teşviklerinin verilmesi noktasında geç kalınmasaydı, karpuzcular bu duruma düşmezdi. Nitekim geçen yılın Kasım ayından sonra hızlı bir şeklide sayıları artan tarım kooperatifleri marketlerinde kooperatif ürünlerini satmaya başladı. O günden bugüne yurt genelinde binlerce kooperatif kuruldu. Sadece bizde Ortakaraören'de 3 tane tarım kooperatifi kurulabildi. Onların da durumları iyi… Birde üretici kadınlarımızın ürettiklerini pazarlayacakları Belediye tarafından kurulan SeydiKop çok önemli… Az değil Belediye önderliğinde bu kurulan kooperatif maliyeti 24 milyon TL'ye varacak üretici kadınlara yönelik 33 satış standı yapımına da yakında başlayacak. Kooperatifleşmenin önemini bildiğim için, tarım üreticilerine "Geç kalmayın, kooperatif kurun" diye yazılarımla ve şahsen görüşerek anlatmaya çalıştım. Hatta Bağra (Kumluca) üreticilerinden 12 kişiyle bu konuda toplantı bile yapıldı. O zaman kooperatif kurulsaydı yörede üretilen sebze ve meyvelerin pazarlanmasında hatta sanayisinin kurulmasında büyük rol oynamış olabilirdi. Kooperatiften sonra tarım kalkınmamızda en önemli işlevi olan 50 ye yakın personelin çalıştığı İlçe Tarım'da ise kusura bakmasınlar üreticiler önemli eleştiride bulunuyorlar. Sahaya inmek konusunda yetersiz olduklarını belirtiyorlar. Konu açılmışken halkımızın bu yöndeki talebini de belirtmek istedim. Her zaman söylüyoruz Seydişehir tam bir TARIM memleketi! Ayçiçeğinden tutunda lavantasına, çörek otuna, olmuyor diye pek ekilmeyen salçalık domatesinden kapya biberine onlarca ürün ekiliyor. Akıllı ekim yapıldığı zaman üreticinin de yüzü gülüyor. Demek istediğim o ki! Üretmekle de kalmıyor. Pazar bulmadığın zaman sanayisini kurarak hiç olmazsa tarlada kalmama noktasında tarım kalkınmamızın her ayağını sağlam tutmamız gerekir. Bu ayakların biri eksik olsa bile bu iş aksayacak demektir. Tarımın ülkeler için ne kadar önemli olduğunu yaşayarak gördüğümüz bu süreçte ilçemizde de tarımla ilgili gelişmelerde eksiklerimize rağmen bir tarım seferberliği başladı diyebiliriz. Hayırlı Olsun…