Yazının başında açık ve net olarak belirtmek isterim ki Üzümlü hafife alınacak bir belde değil. Üzümlü’ yü hafife almak hiç kimseye bir şey kazandırmaz. Türkiye ekonomisine yaklaşık yılda bir milyar dolarlık katma değer sağlayan Beyşehir’e ise yıllık beş yüz milyon liralık katkısı olan önemli bir sanayi şehri. Dile kolay... Bu 7.500 nüfuslu Beyşehir’in mahallesine dönüşen Üzümlü ‘de yılda bir milyon civarında silah üretiliyor. Yedisi büyük işletme olmak üzere elliden fazla imalathanesi bulunan Üzümlü ’de 1989 yılından bu yana Amerika bile Üzümlü ’nün silahını kullanıyor. Elli civarında ülkeye satış yapıyorlar. Yani üretiminin bir kısmı yurtdışına ihraç edilen önemli bir silah üretim merkezidir. Her gün 1500 kişiye yakın insan Beyşehir’den gelerek ekmeğini Üzümlü ’den kazanıyor. Üretilen silahın malzemesinin %90’ının Alüminyum olması Türkiye ekonomisine ve Beyşehir’e sağladığı büyük ekonomik katkının haricinde Seydişehir için de oldukça önemli. Açıkçası Beyşehir belediyesinden gerekli ilgi ve alakayı görmediği için kızıp belediyeliğini geri istemesi veya Seydişehir’e bağlanmasının mevcut Büyükşehir yasasına göre mümkün olmadığını bizde biliyoruz. Son yıllarda başta şahsım olmak üzere bölgenin kalkınması için Seydişehir ve Beyşehir’in beraber hareket etmesi ve birlikte program yapmasını devamlı gündeme getiriyoruz. İki komşu ilçenin arasının açılmasının iki tarafa da hiçbir faydası yok. Üzümlü’ de ki son gelişmeye de üzülenlerdenim. Beyşehir belediyesinin işi bu noktaya getirmeden bu önemli sanayi mahallesine gerekli ilgiyi göstermesi lazım. Üzümlü, “Türkiye’nin ekonomik kurtuluşu üretimi ile olur.” diyenlerin örnek alması gereken bir sanayi şehri.  Başta Beyşehir olmak üzere bölgemize en büyük ekonomik girdiyi sağlamaktadır. Bu nedenle Üzümlü Beyşehir’in olduğu kadar Türkiye için de, Seydişehir için de çok önemlidir ve bu yönleriyle tüm dünyaya örnektir. Onun için başarılı bu sanayi kentinin hevesini kırmaya, onları küçümser tavır göstererek ötekileştirmeye hiç kimsenin hakkı yoktur diye düşünüyorum…